Melek Nimet Özden, 1899'da İstanbul'da doğdu. 1928'de, o zamanki adıyla Tayyare Piyangosu biletlerini satmaya başladı ve Tayyare Cemiyeti ile anlaşma yapıp 1 numaralı bayisi ve genç Cumhuriyet'in ilk kadın patronlarından biri oldu.
Hem de nasıl Atatürkçü idi. "Onun sayesinde kadın olarak bu durumlara geldik" der ve her 10 Kasım'da Atatürk'ün ruhuna mevlüt okuturdu.
Fevkalade inançlıydı. Defalarca Hacca gitti, Hacı Nimet oldu. Esentepe'de adını taşıyan camiyi yaptırdı. Boğaz'daki villasını satıp, parasını camiyi yaşatmak için kurduğu vakfa bağışladı.
1931'de Büyük İkramiye onun gişesinden alınan bilete çıkınca ve zamanın önemli gazetesi Tasvir, onunla bir röportaj yapınca, "Nimet Abla" bir Türkiye efsanesi oldu.
Babam "Tayyare Piyangosu" abonesiydi.
Geliri Türk Havacılığına gittiği için. "İstikbal göklerdedir" demişti ya Atatürk..
"İkramiye önemli değil. Parası ülkemizin geleceğine gidiyor" derdi. Baba vasiyeti, ben hep alırım, adı artık Tayyare olmasa da..
Babam bile, Yılbaşı öncesi İstanbul'a giden olursa, Nimet Abla bileti ısmarlardı, Bandırma'dan..
Bütün bunları Mevlüt (Tezel) kardeşim için yazdım..
Keşke o da, herkesin, azıcık mantık ve matematik bilgisi olan herkesin ezber bildiği bir gerçeği yazma yerine Nimet Abla'nın bu özetlediğim öyküsünü yazsaydı, uzun uzun..
Mevlüt, bilineni ilan etmiş..
"Nimet Abla gişesinde bir buçuk saat yağmur altında bekleyenlerle, seyyar satıcıdan alanların şansı eşittir!." Oldu mu Mevlüt!. İnsanların hepsinde, ama hepsinde bir "Uğur" inancı vardır..
Sen çocukken hiç uğur böceği uçurmadın mı?.
Sınava girerken bin türlü uğur yapmadın mı?.
Bir gün bize maça gel de, hem de ne adamların, maç izlerken ne uğurlar yaptıklarını gör.. Gör bakalım Galatasaray aleyhine korner atılırken kaç kişi, hem de ne okumuş yazmış insan, taa gırtlağından "Hoşt.. Hoşt.." diye bağırıyor, bizim evde?.
Uğur hoş şeydir be Mevlüt!. İnsanı ısıtır.
Sinerji yaratır. Paylaşma ruhu yaratır.. Böyle piyango gibi özel bir şeyde yapılırsa, hayal kurdurur.
Hayal kurmak da güzeldir be Mevlüt!.
Bırak insanlar o kuyrukta beklerken hayal kursunlar..
Bırak Yılbaşına kadar, o Nimet Abla bileti onları sımsıcak ısıtsın..
Herkesin bildiği o "Buz gibi" matematik mantığını ortaya atan yazın, insanları yağmur altında bir buçuk saat beklemekten daha çok üşüttü be kardeşim!.
Hadi seninle gidip birer Nimet Abla bileti alalım, ne dersin?.
Bak uğurdur..
Yarın çıkarsa "Allah söyletmiş Hıncal Ağbi'ye" der misin, demez misin, doğru söyle!.
Çıkmazsa, birlikte eğlendiğimiz gün, Yılbaşı'na dek hayallerimiz kar kalır, be kardeşim!.