Birbiri ardına gelen yanlış yönetimler, yerel basının felaket yönlendirmeleri ile her bakımdan sönen Trabzon Efsanesi ne olacak?.
Ahmet Ağaoğlu'nun "Aday" olduğunu duyunca umutlandım.
80'li yıllar.. Portekiz'in Antalyası Algarve'ye gitmiştik. El Garp, yani Batı demek.. Endülüs Müslümanlarından kalan isim.
Bizim kaldığımız tatil köyü gibi yan yana yığınla.. Mevsim kış, ama hepsi dolu.. Neden?. Golf turizmini keşfetmişler.
Her tatil köyünde golf alanları..
Para basıyorlar.
Döndüm geldim.. Yazmaya başladım, Golf Turizmi'nin beş altı aylık güneş, kum turizmini nasıl 12 aya çıkardığını..
Belek'te bir tatil köyü ilk çalışmalara başladı. Hiç unutmam, Milliyet'te manşet çıktı.. "Antalya'da yeşili katlediyorlar" diye.. Oysa Golf'ün kendisi yeşildir.
Yemyeşil. Ot değil, bakımlı yeşil..
Yazmaya devam ediyorum. Bir gün bir ziyaretçi geldi ofise..
Elinde bir dosya..
Kapağında "10 yılda 100 Golf Sahası" yazıyor. Golf Federasyonu Başkanıymış.
Ahmet Ağaoğlu..
El ele verdik. O uğraşıyor. Ben destek oluyorum. Sonunda tatil köyü sahipleri ve Turizm Bakanlığı da fark etti hazineyi.. Birbiri ardına golf sahaları kurulmaya başlandı.
Ondan sonra Ahmet Ağaoğlu'nu ne gördüm, ne de sesini duydum. Bana ihtiyacı kalmamıştı ya.. Aramaz oldu. Öyle oldu ki, Antalya'daki en büyük zaferimiz, Uluslararası Golf Turnuvası, hem de Tiger Wood ile başlarken, bir nezaket daveti yapma gereği dahi duymadı.
Ben de adını defterimden sildim..
Amma velakin..
Dedim ya.. Ahmet Ağaoğlu işini bilir. Kimlerle yürüyeceğini, kimleri kullanacağını da bilir.
Trabzon Kongresi onu seçerse, Trabzonspor Ahmet Suat ve Özkan Sümerli devirlere dönebilir, Ağaoğlu'nun kuracağı sağlam alt yapıyla..