Derbi cumartesi olunca, pazar günü bütün gazeteleri rahat rahat okuma imkânı buldum. Koskoca(!) Türk medyasında bir tek Fatih Altaylı, gerçeği bütün çıplaklığı ile yazmış.. Bir, tek bir kalem, "Asıl" suçluyu ortaya koymuş..
İşte "Yürek" bu.. İşte gazetecilik bu!. Gerçeği görecek ve inandığını yazmaktan korkmayacaksın arkadaş!.
Altaylı'nın yazısını aynen alıyor ve altına imzamı atıyorum..
***
Galatasaray Genel Kurulu, sabah Galatasaray'ın idam fermanını yazdı.
Akşam Beşiktaş infazı gerçekleştirdi.
Dün sabah
Galatasaray Yönetimi, pardon ortada bir yönetim yok, Galatasaray Başkanı, batırdığı Galatasaray'ı daha da batırmak için genel kurulun karşısına çıktı.
Genel kurul, geminin dibini delme talebini alkışlarla kabul edip, "Özbek Brothers" kumpanyasına açık çek vererek, Galatasaray'ı bitirmeye yönelik bir adım daha attı.
Böyle dönemler ülkelerin ve kulüplerin tarihinde vardır.
Bir yönetim gelir, kulübü, ülkeyi batıracak her türlü hamleyi yapar, varlıkları satar savar, içeride ikilikler yaratır, borç-harç, sahte bir bahar yaşatır.
O yönetimi seçenler büyülenmiş gibi alkışlarlar, aklı başında eleştiri yapanlar hedef olur.
Sonra bir bakarsınız ki, kulüp ya da ülke batmış.
O dönemi tarihten silmek ister geride kalanlar.
Galatasaray işte böyle bir dönem yaşıyor.
En ucuzu 3 milyon Euro alan "Şahane" bir takım kur, başına beceriksiz bir adamı getir.
İkisi derbi dört büyük maç oyna ve sadece kendi sahanda tek puan alabil!
Bu maçların birinde fark ye, diğerinde ise tarihi bir fark yemekten şansınla kurtul.
Al sana 'Özbek Kardeşler'in Galatasaray'ı...