Sorum İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu'ya..
"Motosiklet araç mıdır, yaya mı?."
Bu kadar saçma bir sorunun İçişleri Bakanı'na sorulmasının ne kadar saçma olduğunun farkındayım.
Ama İstanbul gibi, "Üç Yunanistan" cesametinde bir kentin sahibi olmazsa kime sorayım.
Bu kentte Vali yok.. Emniyet Müdürü yok.. Trafik Müdürü yok. Büyük Şehir Belediye Başkanı yok. İlçe Belediye Başkanı yok..
Motosikletler, araca kapalı her yere giriyorlar, trafik kurallarının hiç birine uymuyorlar. Ters yönde gitmek onlarda.. Yaya geçidi içinde yayalarla beraber araba sürmek onlarda.. Kaldırımlarda gitmek, kaldırımlara park etmek onlarda.. Yayaya kapalı yollarda hem de hız yapmak onlarda..
Hem de yıllardır bu böyle.. Yazmadık şey bırakmadım..
Yahu birisi "Tık" desin.. Birisinin benim vergilerimle tonla maaş alan Basın Danışmanları hiç değilse iki satır cevap yazsın, ki yasal görevleri cevap vermek.. Hayır.. Yerel ve genel devletin üzerine ölü toprağı serpilmiş..
O zaman kime yazacağım, hele biri söylesin..
Geçen gün Atiye Sokak'ta idim gene.. İki yanında araç girişini kesen bloklar var. Yaya yolu olarak düzenlenmiş.. Yürürken eziliyordum, arkamdan hızla bir kurye motoru geliyormuş.. Yardımcım kolumdan tuttu da çekti..
Yahu bir uygar ülkede, araca kapalı yolda, bisiklet bile olmaz.. Orası dolaşma yoludur.. Bizde evlere servis yapan bir şirkete o sokakta ruhsat verilmiş, iyi mi?.. Nerdeyse üzerime çıkacak kurye en günahsız olanı.. Ona "Şu kadar dakikada gidip gelmezsen işine son" demişler, Ne yapsın fakir. Kovulsa yerine bekleyen en az yüz kişi var.
"Yahu kuryeye değil, ona kuralı ihlal ettiren dükkâna yazın cezayı.. Kapayın üç gün bakalım" dedim Topbaş'ın ve İnönü'nün belediyelerine. Çıt yok..
Genel ve yerel yöneticilere hitap duvara konuşmak gibi..
O zaman kusura bakmayın İçişleri Bakanım, size soruyorum..
Motosikletler yaya mı, araç mı?.
Bir genelge yayınlasanız, öğrensek de boşu boşuna kimse ile kötü olmasak!.