"Sevgili Dost,
Türk yemek lezzetini tüm dünyaya THY ile birlikte tanıtan, THY'nin dünya markası olmasında büyük payı bulunan kişidir, Uluslararası Do&Co'yu Viyana'da kuran Atilla Doğudan. Ona Kırmızı pasaport ve Türkiye Tanıtım Elçisi ünvanı verilmesi gerekirken ilişkinin sonlandırılmasına çok üzüldüm. Do&Co firmasını ve Atilla Doğudan'ı THY ile tanıştıran ve birleştiren kişi olmanın meslek hayatımın en onurlu sayfalarının başında geldiği inancı ile konu üzerine inatla ve dirençle gitmeni hararetle destekliyorum...
Uçal Dalgıç"
Bana gelen mektubun sahibi Uçal, THY tarihinin en başarılı yöneticilerinden biridir. Her uçakta elinize aldığınız süper dergiyi yıllar önce THY Basın Halkla İlişkiler Daire Başkanıyken başlatan o.. Dünyanın dört bir kentinde THY Müdürlüğü yaparak, hızlı gelişmeye büyük katkılar veren de o. En son Viyana'dayken emekli oldu ve oraya yerleşti.
Vatanı ve çok sevdiği THY ile ilişkisini kesmedi. Viyana'da kurulan ve hızla gelişen Uluslararası İkram Firması Do&Co'yu THY ile tanıştırdı. Bu tanışmadan Turkish Do&Co doğdu. Yüzde 50 THY, yüzde 50 Do&Co ortaktılar.
THY'nin önce Avrupa, sonra Dünya liderleri arasına girmesinde zamanın Temel Kotil yönetiminin "Büyük Vizyonu" ve ona paralel büyük tanıtım planları kadar, emsalsiz ve Türk mutfağını uluslararası tada uyumlu olarak hazırladığı ikramlarla Turkish Do&Co da önemli rol oynadı.
THY ikramları müthiş övgüler ve ödüller aldı.
Sonra Kotil ayrıldı. Yeni yönetimle hız sanki yavaşlar gibi oldu. Derken, aklımın almadığı gelişme duyuldu.
Dünya çapında bir muhteşem İstanbul Projesi, 3. Hava Alanı tamamlanmak üzereyken, THY taşınma sonrası ortağı olduğu Turkish Do&Co'yu bırakıp, yüzde 100'ü Singapur'a ait bir yabancı şirketle ikram anlaşması yapacaktı.
Turkish Do&Co, Türk lezzetli ve Türk ortaklı, hızla gelişen ve Dünya Markası olma yolunda ilerlerken, hem de Türkiye, hem de THY yolunu kesiyordu. Olacak şey değildi.
Havsalamın almadığı şeyi yazdım ve uzun süre Ulaştırma Bakanlığı yaptığı için konuyu iyi bilen Başbakan Binali Yıldırım'dan soruna el koymasını diledim. Bugüne dek ses çıkmadı. Ne Başbakan, ne Ulaştırma Bakanı, ne de THY'den..
Ama ben başka şeyler öğrendim.
Merkezini 3. Hava Alanına taşırken, THY, Do&Co'dan 100 milyon dolar istemişti. Ne parası bilmem.. Halk arasında böyle isteklere "Hava parası" denir, onu bilirim.
Atilla Doğudan "Turkish Do&Co bu parayı on yılda kazanmadı" dedi. Ama THY, geri tek adım atmayınca "Peki" demek zorunda kaldı. Dünya Markası olma yolundaki Turkish Do&Co'nun yolunu kesmemek için.. Ama daha büyük bir sürprizle karşılaştı.
"Hayır.. Bu parayı oraya taşınacak şirket Turkish Do&Co değil, Viyana'daki Uluslararası Do&Co ödeyecek."
İşte bunu anlamanın imkânı yoktu. THY açıkça kendisinin de yarı yarıya ortak olduğunu Turkish Do&CO'ya "Seni istemiyoruz" diyemiyor, imkânsız taleplerle onu kovmaya uğraşıyordu. Türk olan gidecek. Singapurlu gelecekti.
Başbakan Yıldırım bunları işte bunları araştırma, soruşturma emri vermeli..
Bir an evvel vermeli.