Zaman zaman ağır eleştirdiğim Sabahspor'la dün sabah iftihar ettim..
Futbol Federasyonu Başkanı olacağı söylentileri başladıktan sonra yorumlarını iyice yuvarlaştıran ve "50-50" diyerek ağırlığını "Gol"den yana koyan Rıdvan dışında, başta iki Fenerbahçeli, Gürcan ve Ömer olmak üzere tüm yazarlar büyük bir yüreklilikle "Faul" demişlerdi.
Aynen öyle..
Faul!..
Çünkü, "Gol" diyenlerin, kuralların ne hale geldiğinden haberleri yok..
Efendim Saw önce topa, sonra rakibin kafasına vurmuş..
O "Topa dokundu" devirleri bitti, ey yazarlar.. Hakemler.. Hakem hocaları..
Bit.. tiii!..
Yaptığın hareket kitapta "Faul" diye yazıyorsa, sonunda topa dokunman, ne faulü kurtarır, ne de gerekirse kartı, tamam mı?.
Hala anlamayan varsa, gelsin anlatayım..
Top baş hizasında ise, ayağı o hizaya kadar kaldırmak, tehlikeli harekettir. Cezası da çift vuruştur. Havaya kalkan ayak rakibe değerse, o zaman "Faul" olur. "Doğrudan Serbest" vuruş.. Kuralın içinde "Topa değdi, değmedi" yorumu yoktur.
Saw'un ayağı 1.5 metre havaya kalkıyor ve rakibin başına vuruyor. Burada "sarı kart" tartışılır sadece..
Cüneyt Çakır tam da doğru bir karar, bir de ders vermiştir. Hepsi bu!.