Geçen hafta iki güzel gece yaşadım..
İlki gene davetli olduğum Soho'da, haftanın başında..
İkinci kattaki barda, Zeynep Özyılmazel, çok şirin bir pop, caz programı yaptı.. Dinlendirdi, eğlendirdi, sonunda da dans ettirdi. Harika vakit geçirdik.
Cep telefonu ile resim çekmeyi yasaklayan "Medeni" kulübe alkış..
İkincisi hafta sonunda, Aya İrini'de.. İstanbul Devlet Senfoni sezonu açtı.
Bu defa Zeynep'in babası Neco ile gittik.
Gece kötü bir sürprizle başladı.
Güvenlik nedeniyle Topkapı Sarayı'na giden tüm yollar kesilmiş. Tamam.. O zaman, otoparklarla Saray arasına ring seferi yapan bagiler (Elektrikli, golf arabası gibi mini trenler) koyun ki, benim gibi 77 yaşındaki bir adam, 200 metre yokuş tırmanmasın.. Ya bir de yağmur yağsaydı?.
Kültür Bakanım, Sevgili Nabi Hocam?.
Ya Topkapı'yı etkinliklere kapayın..
Ya da Topkapı Müdürlüğü emrine, böyle zamanlarda kullanılmak üzere 20 bagi aldırın..
Konser müthişti.
Grieg'in Peer Gynt suitinden seçilen bölüm, şehitlere saygı duruşu idi adeta..
Sonra müthiş kemancı Sarah Chang harika bir Brahms seslendirdi.
Kıyamet koptu ama, Chang salonu yıkan alkışlara bir "Bis"le teşekkür etmedi. Ayıp etti.
İkinci bölümde, Gezegenler'i anlatan bir suit dinledik. Holst, güneşin etrafındaki yedi gezegeni (Dünya ve Plüton hariç), müzikle anlatmış. Ama astronomik değil, astrolojik.. Bu gezegenler insanları nasıl etkiliyor, neyi temsil ediyor?.
İlk defa dinliyorum.. Müthişti..
Finalde gene ayağa kalktı, Aya İrini..
Bravo İDSO!.. Dilerim yıl boyu konserler bu güzellikte olur..
Bu haftamız da müthiş İstanbul'da..
Çarşamba gecesi Boğaziçi Gecelerim başlıyor, Albert Long Hall'de.. Kiev solistleri..
Perşembe Borusan Filarmoni sezonu Lütfi Kırdar'da açıyor.. Hem de dünyaca ünlü mezzosoprano Joyce DiDonato ile.. Çok da hoş, neşeli bir açılış repertuarı yapmışlar.
Ayni gece Dame de Sion salonunda Gülsin Onay var. Liseliler, mezunlar, piyano dostları da bunu kaçırmasın..