"Fener medyası" deyip duruyorum ya.. Yanlış.. Bunlar Fenerli bile değil.. Azizci.. Fenerli olsalar, Fenerbahçe'nin yetiştirdiği bu unutulmaz futbolcunun ölümü Hürriyet gazetesinde çıkan iki küçük ilanda kalmaz, her gün sayfalar, sayfalar dolusu yayınlanan spor sayfalarında da bir haber olurdu.. Yazı olurdu.. İki kişiyle konuşup, iki anı alarak.
Erol Keskin'den söz ediyorum..
Ben çocuktum Erol, Fenerbahçe'nin o Lefterli efsane takımında sağ açık oynarken.. Gazeteden okurduk ancak.
O zaman futbol amatördü ama Süreyya Operası'nı inşa ettiren Süreyya İlmen Paşa'nın "Adalet" adlı bir şirketi vardı. O şirketin adını verdiği ilk gizli profesyonel takımı da o kurmuştu, en ünlü futbolcuları büyük paralarla transfer ederek..
Erol onların başındaydı. İlk yabancı transferi de Adalet yaptı. Arjantinli Oscar.. Ne popülerdi Adalet o yıllarda..
1957'de gazeteciliğe başladığımda, o Adalet'te Erol'u bol bol izleme fırsatı bulmuş, tanışmıştım da.. Ne efendi, ne sportmen, ne örnek adamdı.. 89 yaşındaymış.. Nurlar içinde yatsın..
Ayni sayfalarda bir ilan daha gözüme çarptı. Gelişim Yayınları'nın en önde gelen adamlarından Tuğrul Şavkay öleli 13 yıl olmuş..Eşi sevgili Esen, bir anma ilanı vermiş.. Nasıl candan dosttu.. Nasıl koşardı her derdime.. Ve de tanıdığım 1 numaralı Gurme'ydi.. Gelişim'de de bir Yemek dergisi yayınlıyordu zaten. Harika mutfak adamı, harika mutfak yazarı.. Harika şefti yani.. Hem mutfakta, hem gazetecilikte..