Yıllarca Cüneyt Ağabey'le (Koryürek/ Delta Ajans) çalıştım. Lufthansa, PR (Halkla İlişkiler) müşterimizdi. Bu işleri iyi bilirim.
Uçaklarda güvenlik kuralları kesindir. Hiç kimse, ne yolcular, ne görevliler yorumlayamaz. Göz yumamaz, geçiştiremez.
Geçenlerde bir minik skandal daha yaşadık. Cengiz (Semercioğlu/ Hürriyet) kardeşim üzerine gider gibi yaptı ama, çabuk döndü.
Bu defa şımarık bir sanatçı, köpeğini kucağında taşımak istemiş. Kabine alınan hayvanlar hakkında kurallar kesin.
Mutlak kutusunda olacak, bir. Bir seferde ancak bir hayvan kabine alınabilir, iki..
Ama bu şımarık sanatçımız, hostesin uyarısına rağmen, köpeğini kutusuna/ kafesine koymamakta direnmiş. Pilot girmiş devreye.. "Köpek kutusuna konmazsa, uçak en yakın hava alanına inecek ve tüm zararlar, şımarık şarkıcıdan istenecek" anonsu yapmış defalarca..
Gene umursamamış "Devlet benim" diyen şımarık.
Sonra merkezle temasa mı ne geçilmiş. Köpek kucakta kalmış. Şımarık sanatçıdan bir de özür dilenmiş, iyi mi?.
Şımarık sanatçının gerekçesi Havacılık kuralları içinde kabul edilemez.
"Bu köpeğin kimseye zararı yok" bir yorumdur. Kural hayvanı tarif etmiyor. Yoruma da izin vermiyor. Kural "Kutu, ya da kafes" diyor. Kesin..
Niye diyor?. Sebepsiz değil..
Çünkü, köpekten korkanlar var. Fobi.. Hastalık..
Çünkü, köpeğe alerjisi olanlar var. Hastalık.
Köpeği mekruh sayanlar var.. İnanç.. Bir türbülans anında, köpek o kucaktan düşse mesela.. ve de Köpek Fobisi olan birinin kucağına sıçrasa..
Ulaştırma Bakanlığı derhal bir genelge yayınlamalı ve kurallara istisnasız uyulmasını şart koşmalı ki, yarın görevliler "Sen benim kim olduğumu biliyor musun" şımarıklarına iş kaybetme korkusu ile boyun eğmesinler.
Emir vermeli ki, biz uçaklara eskisi gibi güvenle binelim..
Sayın Bakan.. Tavrınızı merakla bekliyorum!.