Vallahi bende takıntı haline geldi.. Evdeyken en çok izlediğim keyif kanalı TRT Müzik'te hemen her programda Zerrin Özer görmek fena halde baymaya başladı.
Torpili kimdir, nedir bilmem.. Ama onlar böyle sorumsuzca ve hovardaca çıkardıkça, ben de yazacağım, bilsinler.
Daha kötüsü, sevgili kanalımdan da vazgeçeceğim, sonunda. Öyle sinir yaptı..
Yahu çıkmadığı bir "Türkü" programları kalmıştı. Büyük bir özenle hazırlanan "Ezgiler" içinde, hem de Neşet Ertaş ve Musa Eroğlu gibi iki ustanın arasında Pir Sultan Abdal söylerken görmeyeyim mi, o Bülent Ersoy bozuntusu kılıkla, tahtında oturmuş, garip haliyle..
Gel de takma bakalım.. Benim paramla, bir taklitçi maddi, manevi tatmin ediliyor, besleniyor durmadan.. Her fırsatta..
TRT Müzik'te kızdığım iki şey daha var..
Pazar günleri, sabah tam da aile izleme saatinde o London Eye gibi ipe sapa gelmez programın işi ne?. O program kimin torpili, peki?. Kime ne kazandırıyor.. Ve de kim seyrediyor?. Kim?.. Bu bir..
İkincisi de..
Yahu yüzde 100'ü kliplerden oluşan, günler evvelden kaseti hazır bekleyen bir yayının bir tek, ama bir tek programı ilan edilen, kumandanın tuşuna baktığınızda karşınıza çıkan bilgi ekranında yazılı saatte başlamaz mı?.
İlaç için bir tane yahu!.
Sevdiğim bölümleri kayıt için işaretliyorum.. Sonra izlemek için açıyorum. Her defasında ya yarıdan başlıyor, ya da başında başka bir programın sonu, benim programdan üç şarkı. Kayıt bitiyor..
Seyirciye bir damla saygı, lütfen!..