"Yıllardan beri stadyumlara gitmeyi bırakmış biri olarak bu sene Fenerbahçe stadına koşmak, Fenerbahçe'yi görmek istiyorum. Herkeste bu heyecan var. Galatasaraylı olarak ben bu kadar heyecanlanıyorsam, Fener camiasını düşünün.
Burada Fenerlilere anlatılması gereken şu, başta Aziz Yıldırım olmak üzere..
'Yeni bir takım kurduğunda sabırlı, pek çok şeye hazırlıklı olacaksın.'
Hatırlayın, Fatih Terim geldiğinde üst üste 4 yıl Galatasaray'ı şampiyon yaptı. Galatasaray, dördüncü sene sonunda da UEFA Şampiyonu, o takımın iskeleti ile kurulan Milli Takım, Dünya 3.'sü oldu. Terim, Fener'de olsa, bunları başarabilir miydi?
İmkan ve ihtimal yok! Bu 4 yılın ilk senesinin henüz üçüncü ayında Ali Sami Yen'de Fenerbahçe, Terim'in ilerde bu mucizeleri yaratacak takımını 4-0 yendi. O takımın adı Galatasaray değil de Fenerbahçe, Başkanın da, Faruk Süren değil, Aziz Yıldırım olsaydı daha o pazar akşamı Fatih Terim, işine son verildiğini Emre gibi televizyondan duyardı. O gün biterdi işi. Kendi sahanda ezeli rakibine 4-0 yenileceksin, olacak şey mi?..
Gerçek Galatasaray taraftarı, camiası da Terim'e ve takıma sahip çıktı. Onlar da bu zaferleri getirdi. Şimdi birisinin de F.Bahçe'ye bunu anlatması ve kabul ettirmesi lazım. Bu takım, Galatasaray'ın 2000'de yaptığını belki 2017, 2018, 2019'da yapmak için kuruldu. Ama yol boyu kazalara uğrayabilir. 'Sabırlı olacağız' denilmeli. Ama en başta bunu diyeceklerin sabırlı olması lazım."
Bunları 11 Temmuzda aSpor'a söylemişim. 12 Temmuz'da da Sabah'ta yayınlanmış..
Bugün 6 Ağustos.. Aradan sadece üç hafta geçmiş.. Manzaraya bakar mısınız?.
Fener Şaktar'a elendi diye yerden yere vuruluyor. Yeni hoca için söylenmedik yok.. Rıdvan Dilmen gibi, damdan düşmüş, halden bilmesi gereken, Fener'i de Aziz Yıldırım'ı da en iyi tanıyan birisi "Aziz Yıldırım bu hocayı zaman zaman çekip konuşmalı, akıl vermeli" diyebiliyor..
Pes yani.. Bu takımın teknik direktörü sen olsan, Başkan seni ikide birde çekse, "Onu oynat, bunu oynatma, o taktikle değil, bu taktikle oyna" dese ne yapardın Rıdvan?.
Fatih Terim, Ali Sami Yen'de Fener'e 4-0 yenildiğinde 3 aylık hocaydı. Pereira, ise henüz 3 haftalık..
Gene de eleyebilirdi, Şaktar'ı.. Öyle iki mutlak gol kaçırdı ki, öyle adamlar.. 1-1 olsaydı, "Her şey gitti" diye saldırma durumuna Şaktar düşseydi.. Fener o zaman ikinci, üçüncüyü atsaydı, bugün ne yazar, ne söylerdi, ayni adamlar?.
Bizim yazarlar tabelacı.. Şimdi Aziz Yıldırım ve Fener camiası, bu Fener medyasına rağmen Pereira'nın arkasında durabilecek mi, onu göreceğiz. Sabırlı olabilecek, yeni hocaya ve onun yeni takımına sahip çıkacak, güven verecekler mi?.
Şampiyonlar Ligi'nden elendiği gün Terim'in Galatasaray'ı, mikrofon uzatmışlardı bana.. "Şampiyonlar Ligi Şampiyonu olacak bir takımdı. Kazaya uğradı. Şimdi UEFA Şampiyonu olur" demiştim. Kayıtlar duruyor. O yıl UEFA Şampiyonu oldu Galatasaray.. Şampiyon Kulüpler Şampiyonu Real Madrid'i de Monaco'da yenerek Süper Kupayı müzesine götürdü ki, 2000 yılında o kupa Real'in müzesinde yoktu henüz..
Her şey Ali Sami Yen Stadı'ndaki 4-0'lık Fener yenilgisine rağmen, Terim'in ve takımın arkasında duranlarla başlamıştı, 4 yıl evvel..
Fener'de ve tabelacılarında o sabır var mı?.
Göreceğiz!..