İstanbul'u İstanbul yapan güzelliklerden biriydi Panayot Usta.. Panayot Abacı..
Çok geç tanıdım onu, ne yazık.. Andante dergisinin geleneksel Donizetti ödüllerinden birindeydi, Serhan Bali tanıştırmıştı, "İstanbul'un kültürüne en hizmet eden adamlardan biri, hatta birincisidir" diye..
İstanbul Flarmoni Derneği'ni nerdeyse tek başına yürüten, orkestra dergisini 50 yıldır tek başına çıkaran bir müzik aşığı.. Daha önemlisi İstanbul sevdalısı..
Ailesinin büyük bölümü Yunanistan'a göçtüğü halde, o İstanbulsuz yaşayamamış..
Hasan Bülent Kahraman'ı okudum dün, Panayot Usta'yı anlatan.. Ne güzel yazmış, ne güzel anlatmış..
Ekleyecek bir şey buldum..
Hasan Bülent "Panayot bir anıttır. İstanbul'un bir köşesine anıtı dikilmeli" diye yazmış.
Beşiktaş, İstanbul'un heykeller ve anıtlar ilçesidir. Ayfer Başkan, Adnan Saygun'la başlattı. Sonra gelenler, Yusuf Namoğlu, İsmail Ünal devam ettirdiler. İlçemizin her mini meydanında bir heykel, bir anıt vardır.
Şimdi Beşiktaş'ta bir Sanatçılar Parkı var üstelik. Kapısında Nazım Hikmet anıtı, içinde sanatçı büstleriyle..
Panayot Usta, buraya yakışır!.