Hepimiz öyle okuduk.. Bugünün çocukları da öyle okuyorlar dünyanın her yerinde.. İnsanlık tarihinde göçebeliğin sona erip yerleşim merkezlerinin oluşması, tarım ekonomisine geçişle başlar. Daha evvel avcılık ve toplayıcılıkla yaşayan göçebe kavimler, ekmeye başlayınca, yerleştiler.. İlk köylerini oluşturdular.
Sonra da merkeze bir tapınak inşa ettiler genelde..
Mağara devrinden çıkış, tarımla başladı yani..
Dünyanın böyle bilinen ilk yerleşim merkezinin, bugün Gaziantep sınırları içinde kaldığını kaçınız biliyorsunuz peki?.
İngilizlerin her yıl hazırladığı "Guinness Book of World Record"u her yıl gözden geçirmek hobim olmasa ben öğrenmeyecektim.
Dünyanın ilk köprüsünün Ege bölgesinde olduğunu da..
Eloğlu biliyor, yazıyor. Bizim umurumuzda değil..
Şimdi..
İnsanlık tarihini büyük olasılıkla yeniden yazdıracak bulgu da, Anadolu'da.. Urfa'da.. Adı Göbeklitepe..
Burada, kazı yapan Almanlar, bir tapınak ve etrafında bir yerleşim yeri buldular.
Anadolu'da böyle bulgular, onlarca, hepsini kazsak, yüzlerce var..
Göbeklitepe'nin özelliği ne?. Neden İnsanlık tarihini değiştiriyor, peki..
Tarihi..
Göbeklitepe, İsa'dan 11 bin yıl önceye ait. Yani Cilalı Taş devrinden önce.. Yani insanlar daha hayvanları evcilleştirmeye başlamamışlar ve tarıma geçmemişler..
Avlayarak ve toplayarak yaşıyorlar.
İşte bu insanlar, bugüne dek tüm dünyada bulunan en büyük tapınağı inşa etmişler.
Sonra etrafına yerleşmişler.
Yani dünyada ilk yerleşim, tarıma geçişle değil. Tarım daha ortada yokken, önce bir tapınak yapıp, sonra etrafına barınaklarını inşa ederek, ilk köylerini oluşturmuşlar.
Yani, bilinenler tepetaklak oluyor, Göbeklitepe ile..
Mısır Piramitlerinden, İngiltere'de hani efsanevi, hani "Tanrıların Arabaları" ile gelenlerin yaptıkları söylenen, güneşe tapanların inşa ettikleri Stonehenge'den, binlerce yıl daha eski, Şanlıurfa'ya 15 kilometre mesafedeki Göbeklitepe..
1963 yılında karasabanı ile tarla süren köylü Mahmut Kılıç bulduğu oymalı taşı müzeye götürünce, araştırmalar başlamış..
Kazı iznini Almanlar kapmışlar gene..
Bugün dünyayı sarsacak bir bulgu var ortada.. İnsanlık tarihini değiştirecek bir keşif.. Ama haberimiz yok..
Ne acı değil mi?.
Biz Türklerin, Türkiye'den haberi yok..
İki sebepten..
Bir medyamız bu konulara ilgisiz..
İstanbul'un en büyük gazete çalışanları arasında bir anket yapın "Göbeklitepe" deyin, ne olduğunu, nerde olduğunu bilen çıkarsa, bana haber verin..
Bizim medyamız için "Göbek" eritilecek şeydir.
Yanına bir yaşam koçu alır, paparazzilerin kol gezdiği Bebek'te yürüme sebebidir. Onu her gün yazarlar.. Ama Göbeklitepe'yi bilmezler..
Daha acısı..
Bilmek isteyene de izin verilmez zaten..
Alman kazıcılarla öyle bir anlaşma yapılmış ki, sanırsınız kapitülasyon. Hani Osmanlı icazet verirdi ya, bizim tüm haklarımızı yok sayarak.. Aynen öyle anlaşma..
Malın sahibi Almanlar yani. Kendi ülkemde onların iznine tabi her şey..
Gazeteci olarak gidin resim çekemezsiniz.
Yazacak olsanız, fotoğrafları Almanlardan isteyeceksiniz.. Kitap yapmaya kalksanız yapamazsınız. Göbeklitepe'yi kitap yapma, üzerine fiyat koyma hakkı da Almanlar'da..
Kendi ülkemizde, kendi Göbeklitepe'mizde sığıntıyız yani..
Anlaşma öyle yapılmış..
Bu kadar değil tabii konu.. Yarın yazacaklarımı okurken, küçük dilinizi yutacaksınız..