Abuzittincim,
BDDK'nın (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu) kredi kartlarıyla ilgili aldığı karara bütün kalbimle katılıyorum. Nedir o kardeşim! Herkesin elinde bi kredi kartı.. Bi israf, bi israf.. Yav etimiz ne budumuz ne? Daha doğrusu etimiz budumuz yerinde de, bu ülkenin bi sürü yatırımı var..Yeni havaalanları var, İstanbul- İzmir'i 3 saate indirecek otobanı var, (Dünya'nın en uzun köprülerinden biri de bu projenin içinde) Boğaz'ın altından geçecek öteki tünel var, nükleer santraller var..Var oğlu var..
Bunlar için para lazım kardeşim.. Tamam, dış krediler eyvallah da, habire dışarıya borçlanarak bunun altından nasıl kalkarız, öyle değil mi Abuzittincim? Hani tasarruf? Kredi kartını alan yallah AVM'lere, tatil köylerine, Cruise gezilerine, benzin istasyonlarına koşuyor. Bi savurganlık bi savurganlık.. Sonra, biz oralara buralara, şuursuzca harcama yaparken hükümetimizin geleceğe dönük bazı üretken projelerini de baltalıyoruz.
Mesela şu 330-224 meselesi.. Devlet büyüklerimizin yurtdışı gezilerini daha rahat, daha konforlu hale getirecek jumbo jet. Bilirsin, büyük adamlar büyük uçaklara binerler. Gerekli tadilatının tamamlandığı fakat Air-bus'ın teslimatı geciktirdiği söyleniyor.. "Ödenek yok" dedikodusunu yayıyorlar. Oysa yeterli tasarrufumuz bulunsaydı, 400-500 bin doların lafı mı olurdu kardeşim. "Al paranı, gönder uçağım"ı derdin, iş biterdi. Nifakçılar da hırsından çatlasın!
Fakat Şükrü Kızılot hocanın son yazısı kafamı biraz karıştırdı demesem yalan olur. Hoca, "Pırlanta, elmas, yakut ve incide ÖTV kalkıyor!" diye yazdı.. Kredi kartlarına sınırlama, tasarrufun sağlanıp üretken yatırımlara dönülmesi vs.. Çok güzel de, vergisiz pırlanta nereden çıktı? Baktım, işin içinden çıkamayacağım, ekonomi profesörü arkadaşım Tamer Arpacı'yı aradım.
"Hocam bu durumu nasıl açıklarsın?" diye sordum. "Açıklanması mümkün olmayan bi durum diye açıklarım" dedi. Aklım iyice gitti, iyi mi? Benim sessizliğim sürünce de "..Kardeşim, sen çocuğun sütünden vergi al, annesinin taktığı pırlantadan alma! Nasıl açıklarsın bunu?" diye sordu Tamer Hocam. Telefonu kapatırken de ekledi: "Devletlerin vergi politikasında bi temel görüş vardır: Kazı bağırtmadan yolacan.. Kaz çığlık çığlığa, duyan yok!"
Neyse.. Biz gene başa dönecek olursak kardeşim, büyüklerimizin buyurduğu gibi "yurtiçi tasarrufların artması ve böylece israfın azaltılarak üretken yatırımların devam edilebilmesi..." için kredi kartlarımızı zırt pırt kullanmamalı , hükümetimizin aldığı kararlara destek vermeliyiz..
Kredi kartı alışverişlerinde işlem başına kaç lira harcama yapılıyor biliyor musun : 146 lira 60 kuruş ! Ama bu rakamı küçümseme. Bütün Türkiye'ye yay.. Ve de yarısını tasarruf ettiğimizi düşün.. En az 5 tane daha VİP Jumbo alabiliriz.
Münasip yerlerinden öperim Abuzittincim.