Kenan Işık'la odalarımız yan yana, Sabah'ın onuncu katında.. Sabah karşılaştık. Yüzündeki ifadeyi anlatamam.. Hem de nasıl bir felaket haberi almış gibi bakıyordu bana..
"Çok üzgünüm ve endişeliyim" dedi.. "Neden" der gibi baktığımı anladı.. "Bir sanatçı olarak kendimi her zamankinden daha çok tehdit altındaymış gibi hissediyorum. Bu çok tatsız bir duygu.." diye devam etti.
"Sanatçısını, hem de dünyaca ünlü bir sanatçısını, fikirlerinden ötürü cezalandıran bir ülkede yaşıyor olmak.. Olayın dünyadaki acı yankılarını okumak.. Bir şiir okudu diye, Sayın Başbakanı mahkum eden ülkede, hala değişen bir şey yok.. Beni yıkan bu umutsuzluk" dedi..
"Benim umudum var" dedim.. "Dilerim Yargıtay da bu kararı onaylar da, Fazıl Say'a Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gitme hakkı doğar.. O zaman, 'Fikir özgürlüğü' denince, Türkiye'nin nerde olduğu, uluslararası bir mahkeme kararı ile dünyaya yansır.. O zaman, bu çağdışı yasalar ve yargılardan kurtulma şansımız doğar!.."