Pazar gecesi sabaha dek oturacak halim yok.. Baştan sona banda aldım. Pazartesi öğleden sonra da izledim..
İzlenimlerim.. Sunucu kötü.
Gece daha da kötü.. S
eth MacFarlene bu işin altından hiç kalkamamış. Tebessüm ettiğim an bile olmadı.
Argo'nun Oscar alması fiyasko..
Hayır.. "ABD reklamı da ondan..
İranlılar hep kötü de ondan" diye değil. Filmin kendisi Oscar alacak düzeyde değil.. Django bile ondan kat kat iyiydi. Hele Pi'nin Hikayesi gibi bir masalsı film varken, senaryosu, çekimleri ve oyunculuğuyla..
Kırmızı halı için kadın yıldızların, dünyanın en ünlü imajmakerlerı ve moda evleri ile aylardan önce nasıl hazırlandıklarını bilirim.
Aklımda kalan tek, ama tek tasarım yoktu. Yani insana, dönüp de bir daha bakma heyecanı veren, ya da orijinalliği olan, insana "Vay be" dedirten..
Efsane Anne Hathaway, dillere destan Charlize Theron dahil..
Çok çabuk unutulacak bir gece eklendi Oscar tarihine..
Ya da "Hiçbir şey eklenmedi" dersek daha doğru olur!..
Geceyi ağır şekilde eleştiren The New York Times'taki yazının bitiş cümlesine bakar mısınız?.
"Mr. MacFarlene şovu batırmadı. Şov nerdeyse Oscarları batıracaktı.."