Kelebek Etkisi diye bir şey var, yıllardır konuşulur, tartışılır.. "Birbiriyle uzaktan yakından ilgisiz görünen iki şeyin arasında aslında, akıllara seza bir ilişki vardır" diye kabaca açıklayabiliriz..
Mesela..
Geçenlerde Cumhuriyet Bilim Dergisi'nde uzun bir yazı vardı.. "Aral Gölü geri dönecek mi" diye..
Asya'nın en büyük göllerinden biri..
Çevresindeki uçsuz bucaksız tarım alanlarını bu göl ve bu gölü besleyen Amu Derya ve Siri Derya ırmakları suluyor.
Göl kurudukça tarım ve çevredeki yaşam çöküyor..
Şu sıralarda sinemalarda Amerikan İç Savaşı'nın tam da günlerini anlatan iki film kıyametleri koparıyor.. Django ve Lincoln..
Şimdi desem ki, "Aral Gölü, Amerikan İç Savaşı yüzünden kuruyor.."
Gülersiniz.. Yahu biri dünyanın bir ucunda, öteki öbür ucunda.. Aralarında sadece dünyanın yarısı kıtalar ve denizler yok, ayrıca 150 yıldan fazla zaman var.. Ne alakası var, biri 19'uncu yüzyılda Amerika, öteki 21'inci yüzyılda Orta Asya'daki olayların..
Efendim şu alakası var..
Bilim adamları dünyanın bir yerinde kanat çırpan bir kelebeğin, bir kaç hafta sonra bir başka yerde kasırgaya sebep olabileceğini söylemişler ve araştırmaya başlamışlar ya. Aslında ilk söylenen "Martı" ama, sonra "Kelebek" daha romantik bulunmuş adı öyle kalmış..
Pazar günü, yazıyı bilimsel tez gibi kaleme almanın, yığınla isimle telefon rehberine döndürmenin âlemi yok. Ama inanın bilimsel.. Formülü bile var.. d(fT (x), fT (y)) > eaT d(x, y).
Yani, x burada kelebeğin kanat çırptığı, y de kasırganın olduğu yer falan oluyor.. Aslını İsmet Berkan anlatılır size NTV'de..
Şimdi gelelim Aral Gölü kurumasıyla, Amerikan İç Savaşı'nın alakasına..
Efendim İç Savaş niye çıktı?.
Kuzeyliler Güney'de de köleliğin kaldırılmasını istediler.. Güney kabul etmedi, ondan..
Peki niye istediler?.
Geldik zurnanın zırt dediği yere..
O devirde dünyada en çok para eden şey pamuk..
Amerikalı tüccarlar çok geniş alanlarında ürettikleri pamukları dünyaya satıp, eşek yükü ile para kazanıyorlar.
Pardon Kuzeyliler eşek yüküyle kazanıyor.
Güneyliler deve yüküyle..
Niye?.
Kuzeyde kölelik yok. Orada çiftlik ağaları işçi çalıştırıyorlar. İşçi paraları durmadan artıyor. Maliyet artıyor. Ama satış fiyatı artmıyor.
Çünkü Güney'de ağalar köle çalıştırıyorlar.
İşçi maliyeti sıfır. Niye arttırsınlar?..
Kârı azalan Kuzeyliler, çareyi "Eşitlik"te buluyorlar. İnsan eşitliği değil, maliyet eşitliği..
Bunun çaresi de köleliğin kaldırılması..
Güney razı olur mu?.
Savaş başlıyor.. Başlayınca, pamuk tarlaları ekilemez, pamuklar toplanamaz oluyor..
Taraflar olan pamuğu da Avrupa'ya satmaz oluyorlar ki, Avrupa kendi yanlarında müdahale edip savaşı bitirsin..
Pamuk fiyatları dünyada tavana vuruyor, Hindistan ve Mısır'daki üretim yetmez oluyor..
Geldik şimdi, tam da zurnanın "Zart" dediği yere..
Rus Çarlığı fırsattan istifade için Sibirya'ya kadar boş duran bozkırlarda pamuk tarımı yapmaya karar veriyor.. Başlıyor mu, boş duran Sibirya ve Orta Asya'da pamuk tarımı..
Peki su?.
Aral Gölü'nden ve o gölü sulayan iki dev ırmaktan..
Amu ve Siri Deryalar, üzerlerinde durmadan kurulan bentler ve barajlarla sulamada kullanılıp, içinden bir de su çekilen gölü nerdeyse sıfır besler hale düşürünce ne oluyor Aral?.
Kuruyor!. Amerikan İç Savaşı'ndan 150 yıl sonra, Orta Asya'daki göl kuruyor..
Valla bakın.. "Aral Gölü, Amerikan İç Savaşı yüzünden kuruyor" diye bir yazı okumadım..
Ama Kelebek Etkisi'ne merak sarmıştım bu yaz.
Yığınla okudum. Amerikan İç Savaşı'nı zaten çocukluğumda başlayan filmlerden beri merak eder okurum.
Holly de bir yığın getirmişti o zamanlar, merakımı görüp..
İşin içinde sadece "Kölelik" davasının olmadığı da bir yerlerden aklımda kalmış..
Oturdum, birleştirdim..
Olmuş mu?..
Bir Pazar Keyfi oldu mu, size?..