Yani aslında bir fırsat kaçmış.. Bu senaryo ve bu kadrodan çok daha iyi, hatta nefes kesen bir film çıkabilirdi.. "Eh işte!.. Boş vaktiniz varsa, fena geçmez" çıkmış, çıka çıka..
Bitik Şehir/ Broken City'den bahsediyorum.. Bitik Şehir herhangi bir tarihte New York.. Russel Crowe onun rezil, üç kağıtçı, seçimi kazanıp başta kalmak ve çalıp çırpmak için her şeyi yapan Belediye Başkanı.. Mark Walhberg, başkanın eşini izlemesi için tuttuğu özel dedektif. Polisten atılma. Onun da geçmişi kara..
İzlenen eş, Catherine Zeta-Jones..
Daha ne olsun?.
Olmayan, yönetmen.. Allan Hughes ne gerilim yaratabilmiş ne aksiyon sahneleri çekebilmiş. Ne politik taşlama işine yeni bir şey getirmiş.. İşi kadronun üzerine yıkıp kenara çekilmiş..
Bu üçlünün hatrına..