Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Nar Çiçeği efsanesi, Hint'ten..

Okur Mahmut Niyazi "Öcal ağabeyinizle hep farklı fikirlerde olmuşsunuz ama, sonunda Galatasaray'da birleşmişsiniz, işte" diyor.. Görünüşte haklı.. Ama içerden, "Nasıl birleşmeyse.."
Geçen gün Fatih Hocam aradı.. "Yahu hani Florya'ya gelecektin.. Bir defa gelip alt yapı için neler yaptık görmen lazım.. İkincisi bahar burayı cennete çevirdi. Gel bir kahve içelim" dedi..
Dedim ki, "Kahve beni kesmez.. Hani o Bodrum'da bize yedirdiğin mantı da varsa, koşa koşa.. Ama bir şartım daha var.. Senin yüzünden ağbimden yediğim fırçanın hesabı yok. Gazetesinde yazdıkları ayrı. Bir de telefon edip giydiriyor. Seni çok ağır eleştiriyorum, diye.."
Fatih Hoca kahkahayı bastı.. "O zaman sizi birlikte çağırmam lazım.."
"Şu Süper Final belası bitsin de, gelelim" dedim..
Fatih Hoca ve ailesi, bizim ailenin canıdır. Öyle yakınız.. Hele Fulya, sultanımdır benim..
Ama benim sözlük, Kilis'ten gelme.. Dostluk kantarla (Odun tartısı), hesap miskalle (Kuyumcu terazisi).. İşimi dostluklarıma karıştırmam. Kafamdaki neyse o.. Yazdığım ister dostum, ister düşmanım olsun..
Ağabeyimle Galatasaray konusunda özellikle bu yıl pek anlaşamadık. Ben gerçekten de çok ağır eleştirdim, eleştirmeye de devam ediyorum.
Ağbim telefonda, "Et.. Et.. Ama hiç değilse sözcüklerine dikkat et" diyor ki, orda haklı aslında ama, ben böyleyim.. Kafama geldiği gibi.. Yuvarlatmadan, inceltmeden.. Ne demek istiyorsam o.. Sonra üzülsem de..
Mustafa Hoca bana "İçimizdeki İrlandalı" demedi mi?. Fatih Hocam'la nerdeyse mahkemelik olmuyor muyduk, eski günlerde.. Ama artık birbirimizi anladık. Her ikisi de benim en sevdiğim ve en güvendiğim dostlarım.. Onlar da beni artık böyle kabul ettiler.. Sorun bitti..
Şimdi, sözü ağbime getirdim ki, Melihat Gülses konserinin açılış şarkısı "Nar Çiçeğim"in vaad ettiğim efsanesini nakledeyim..
Ağabeyim bizzat şarkının bestecisi Çinuçen Tanrıkorur'dan dinlemiş..
Sevgili Babam yazardı. İsmail Baha Bey (Sürelsan) bestelerdi. Çinuçen notaya çekerdi.. Ben de TRT'ye gidip notaları alırdım. Üstadla öyle tanıştık.
Efendim Hint'te, hala devam eden Kast sistemi var. Ayrımcılığın en zehirlisi.. Geçmişte tam felaket.. Hele en alt kasttansanız, yandınız.. Öle ki kurtula..
Mihracenin güzel kızı, aşkın gözü kör ya.. Gitmiş en alt kasttan bir delikanlıya tutulmuş. Mümkün mü?..
Anlaşıp kaçmışlar.. Mihrace bütün adamlarını peşlerine takmış.. Günler sonra yakalayıp huzura getirmişler. Delikanlının kellesi oracıkta kesilmiş. Mihrace, kızının da, sarayın kulesine kapatılmasını emretmiş. Kızı içeri atmışlar. İkinci emir gelmiş.. "Kapıları ve pencereleri örün.."
Kızın ağlamaları, çığlıkları giderek zayıflamış, sonunda kesilmiş.. Yağmur mevsimi gelmiş, sırılsıklam olmuş taş duvarlar.. Yağmurlar bitince kulenin taşlarının arası yeşermiş önce.. Sonra dünya güzeli çiçekler açılmış kuleyi saran..
"Anarkali" demişler çiçeğin adına.. Kızın adı oymuş çünkü..
Anarkali "Nar Çiçeği"nin Hintçesi..
Anarkali'nin mezarı şimdi Pakistan'a ait Lahore'da.. Yolunuz düşerse..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA