Aşk Tesadüfleri Sever'i anlatırken, "Ben olsam finali başka yaparım" demiş, orda bırakmıştım. Film vizyondaydı çünkü.
Aylar önce bitti gösterimi, Ömer Faruk Sorak'ın finale kadar harika çektiği filmin. Artık, yeri de geldi ya, yazabilirim..
Sorak'ın filminde ayni kadını seven iki erkek vardı. Birisi ile daha doğumlarında başlayan ve her defasında hayatlarını etkileyen "Tesadüf" karşılaşmalar.. Öbürü ile bilinçli ve evliliğe götüren yolda buluşmalar..
Finalde, birinci erkek hastanede.. Kalbi hızla değiştirilmezse ölecek.. İkinci erkek, kadını hastaneye yetiştirmeye çalışıyor.. Kaza yapıyorlar. Kadın beyin ölümü gerçekleşmiş hastaneye geliyor. Onun kalbini, doğumundan beri hep tesadüflerle hayatında olduğu erkeğe takıyorlar. Ömer Faruk Sorak'ın finali buydu..
Benim finalim..
Kaza olur. Beyin ölümü gerçekleşen kadın değil, o kadını seven ikinci erkektir. Birinci erkeğe onun kalbini takarlar.. Kadının hayatındaki iki erkek tekleşir.. Birinin vücudu.. Ötekinin kalbi..
Başından sonuna "Tesadüf" üzerine kurulu filmin gene "Tesadüf" finaline böylesi daha yakışmaz, film daha çok seyirci toplamaz mıydı, Sevgili Sorak?.
Niye ille de "Mutsuz" Yeşilçam finali?..
Niye?..