Bine yakın insan sandalyelere oturmuş.. Bir o kadarı da etrafta çimenler üzerine yayılmış.. Alsancak iskelesinin hemen önünde kurulan sahnede Opera'nın İkizleri Sinem ve Didem Balık söylüyorlar..
Operanın en popüler aryalarını söylüyorlar.. Carmen'in Habenerası mesela.. Müzikallerin en seçmesini söylüyorlar.. Evita'nın Don't Cry For Me Argentina'sı mesela.. Yerli müzikallerden söylüyorlar.. Lüküs Hayat, Tanrım mesela.. İzmir Türküleri söylüyorlar.. Efem mesela.. Azeriler söylüyorlar.. Ayrılık mesela.. Nostaljik tangolar söylüyorlar, Mazi mesela.. Yani etraftaki o yüzlerce kişinin hepsini en az bir şarkı ile yakalıyorlar.. Enfes bir repertuar yapmışlar.. Tam böyle açık hava halk konserleri için..
Önce onlara, yani İzmir'den yetişen şimdi Viyana'da yaşayan Balık Kardeşlere teşekkür..
Sonra konseri düzenleyen Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan'a.. El ele verip enfes bir gece yaşattılar bize.. Ağbim Öcal "Sen gelmesen haberimiz olmayacaktı. Bize harika bir bayram armağanı verdin" dedi..
"Hiç bitmesin" dediğim konseri izlerken, teşekkür edilmesi gereken başkaları aklıma geldi. Bu harika mekanı yaratan zamanın Belediye Başkanı Burhan Özfatura.. Bir dışkı kokulu leş Körfezi ıslah ederken, Kordon'u bir yaşam yerine çevirmek için "İstemezükçüler"le nerdeyse boğaz boğaza mücadele eden sevgili Mülkiyeli sınıf arkadaşım..
O Körfez o kokuyla kalsa kim gelirdi Kordon'a.. Gelse nerde otururdu ki.. Denizden gelen en ufak dalga ile sırılsıklam olan yarım metrelik kaldırımın İzmir halkına kazandırılması için tonlarca kaya taşıyıp denizi doldurmak ve o yaşam alanını yaratmak kolay olmadı.. Aslında olmazdı da.. Engeller birer birer çıkarken ve Burhan'ı bıktırırken "Yılma devam et, ben arkandayım" diyen zamanın Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel olmasa, o Kordon olur, o gece yaşanır mıydı?. İzmir hemen her yaz akşamı, o Kordon gecelerini yaşayabilir miydi?. Ardından gelenler, Burhan'ın projesini kuşa çevirdiler, ama Allahtan denize dökülen kayaları çıkarmaları mümkün değildi. Hiç değilse park yaptılar da, üzerine yayıldık..
Hakan Tartan, eski gazeteci. Eski siyasetçi.. Çalışma Bakanlığı bile yapmış, ama asıl şimdi çalışıyor.. Harika işler yapıyor..
Gelip protokola kurulmadı.. Halkın arasında yerdeydi, çimlere oturdu. Zorla sahneye çağırdılar. İki kelime teşekkür etti, ne partisinin, ne de kendisinin reklamını yapmadan.
Dört gece, üç günlük İzmir gezimiz harika başladı yani..