Mehmet Ali Ağabey'in sınıf arkadaşıydı aslında.. Bizim de Mülkiyeli ağabeyimiz.. Ama nasıl neşeli, nasıl tatlı bir ağabeydi. Onunla kantinde sohbet nasıl bir keyifti..
Mete Tansel..
27 Mayıs sonrasının en hızlı günleri.. Milli Birlik Komitesi'nde 14'ler tasfiye edilmiş, "Geri kalanları da Silahlı Kuvvetler Birliği adı altında Kuvvet Komutanları yönetiyor" söylentileri almış yürümüş..
Mete, Hava Kuvvetleri Komutanı İrfan Tansel'in oğlu.. İrfan Paşa nasıl ünlü o zamanlar..
Bir gün kantine geldi. Anlatıyor.. Motosiklet meraklısı.. Hatta delisi.. Atlamış motora, Gölbaşı yolunda adrenalin yükseltiyor. Trafik arabası takılmış peşine.. Mete önde, ekip arkada, filmlere layık bir takip. Sonunda bilmediği bir mahallede girdiği sokak çıkmaz olunca yakalanmış. Mete'de gık yok.. Karakola gitmişler.. Gene gık yok..
Geç vakit komisere "Babama bir telefon edebilir miyim?.Geç kalınca merak eder de" demiş.. "Ver babanın adını ve numarasını, ben ararım" demiş, komiser..
"İrfan Tansel" demiş, Mete..
Ondan sonrasını tahmin edersiniz.. Bin özür.. On bin izzet ikbal.. Önde bir eskort, arkada eskort, ortada motoru ile Mete.. Evinin kapısına kadar bırakmışlar.
Zamanın ünlü paşalarından Kemal Atalay'ın kızı ve kızkardeşim Serpil'in sınıf arkadaşı Gülseren'le evlendiğinde, zamanın düşman kardeşleri iki lider İsmet Paşa ile Demirel bir araya gelmişler ne manşet olmuşlardı, gazetelere..
Hürriyet'te gördüm ilanı.. Mete Ağabey'i de kaybetmişiz!..