Fıkra Eyüp Karadayı'dan..
Bu fıkrayı rahmetli Prof. Dr. Kaya Çilingiroğlu'na atfederler!..
Kaya Hoca'nın Çapa'daki odası hiç boş kalmazdı.. Her gelenin derdine çare arar, en azından sorunun halli için aracı olur, dostlarına ricada bulunurdu! Ama kafasının tası attığı zaman da, babasını tanımaz, ağzına geleni "Dan" diye söylerdi!.. Yine böyle yoğun bir günde, mesai saatinin sonuna doğru, bir dostunun gönderdiği orta yaşlı bir adam odasına gelip, muayeneden sonra "Hocam, acaba 20 yıl daha yaşayabilir miyim!?" diye sormaz mı?.
Kaya Hoca, şöyle bir "La havle!.." çektikten sonra sormuş;
"İçki ve sigara içer misiniz?.. Kumar oynar mısınız?.. Çapkınlık yapar mısınız!?.."
Adam, göğsünü gere gere anlatmaya başlamış:
"İçki ve sigarayı hiç sevmem!.. Kumardan nefret ederim!.. Çapkınlığım da yoktur!.. Hayatım para kazanmakla geçer.. Tatil bile yapmam!.. Evden işe, işten eve!.. Tüm günlerim böyle geçer!.."
Kaya Hoca, sert bir sesle sözünü kesmiş adamın..
"Bana bak!.. Öyleyse ne bok yemeye, yirmi yıl daha yaşamak istiyorsun be adam?.."