"İzmir bir üniversite kenti olabilir" dedi Murat Barkan.. Profesör.. Yaşar Üniversitesi Rektörü.. Önce bir Üniversite, sonra bir kent yaratan (Anadolu Üniversitesi / Eskişehir) Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'in yanında yetişmiş bir bilim ve yönetim adamı..
Gencecik Yaşar Üniversitesi'ndeki hızlı adımlarını, bir yıl içinde sağladığı gelişmeleri yakından izliyor ve biliyorum ki, sözleri "Hayal" değil.. Prof. Barkan boş konuşmuyor.
İzmir bir üniversite kenti olabilir..
Uluslararası Üniversite kenti..
Coğrafi konum fevkalade uygun. Kent ve çevresi gelişmeler için fevkalade yeterli.. Yöre, dünyanın dört bir yanından insanların hayatlarının en azından bir bölümünü gelip yaşamak için can atacakları kadar cazip.. Özellikle de gençler için.. İklim fevkalade..
İzmir'in bir üniversite kenti olmasının İzmir'e, giderek Türkiye'ye ekonomik getirisini bir düşünün.. Üniversite ve Üniversite turizmini birlikte ele alırsanız, açılacak iş alanlarının boyutlarını ve yörenin ulaşacağı refah düzeyini kolayca tahmin edebilirsiniz.
Peki bu nasıl sağlanabilir..
Hem kolay, hem zor..
Kolay.. Projeyi hükümet ele alır, İzmir'in bir üniversite kenti olması, hükümet politikası olarak benimsenirse, gelişmeleri hızlandıracak kararlar çok kolay alınır, bürokratik engeller çok kolay ortadan kaldırılır..
Ne demek istiyorum..
Şu..
Prof. Barkan, bize "İzmir bir üniversite kenti olabilir" dedi ve sözü orada bırakmadı. İki gün sonra baktım, bir televizyonda, ayni proje üzerinde duruyor ve nasıl gerçekleşeceğini açıklıyor..
Üç temel sorun var çözülmesi gereken..
Birincisi, en önemlisi.. Üniversiteye giriş.. İzmir'de okumak isteyen yabancı öğrencilerin önüne, sınav, kontenjan gibi peşin engeller konulmamalı.. Bir Türk lise mezunu Amerika'nın en ünlü üniversitesine Harvard'a nasıl giriyor, mesela..
Buradaki notlarıyla baş vuruyor. Mülakata çağırıyorlar ve alıp almamaya karar veriyorlar..
Bir dünya öğrencisi de, Türk Üniversitesine öyle gelebilmeli.. Konu öğrenci ile üniversite arasında çözülmeli, başka hiç müdahale olmadan..
İkincisi.. Gerekli anlaşmalar yapılarak, Türk Üniversite diplomalarının uluslararası kabulü ve denkliği sağlanmalı..
Bu iki sorun çözümlendikten sonra, Türk Üniversitelerinin dünya çapında tanıtımı için kollar sıvanmalı.. En başta, Üniversite tanıtım fuarlarına çok iyi hazırlanarak gidilmeli.
Şimdi bunlar yapılması zor şeyler değil..
Peki "Zor" olan ne?..
Hükümetin projeye sahiplenmesi.. İzmir son seçimde oyunu AKP'ye verseydi, genel ve yerel yönetimler ayni partide birleşseydi, Erdoğan Hükümetinden bu desteği almak çok kolay olurdu.
Ama İzmir muhalefete oy verdi. CHP'li yerel yönetimle, AKP İktidarı İzmir'e ve ülkeye çok büyük katkılar sağlayacak bu projede el ele verebilirler mi?. AKP, İzmir için bu tarihi yatırımı, maddi, manevi yapar mı?. Hükümet, muhalif İzmir'i üniversite kenti yapacak ve hızla geliştirecek politikayı benimser mi?.
Bu konuda iyimser olabilir misiniz?.
Kendi şahsıma bu defa yanılmayı çok ama çok istiyorum!.