NAZAN Çalın'ı gördüm yıllar sonra.. Ertekin Ortaköy'e taşınmadan önce Levent'te bir Çatı işletirdi, sabahın dördüne kadar.. Demet Akalın'la yakın arkadaşı Nazan Çalın hemen her hafta sonu gelirlerdi, Ertekin'in harika canlı müziklerini dinlemeye.. O gecenin şarkısına eşlik ederlerken fark ettik, Demet'le Nazan'daki sesi.. İte kaka sahneye de çıkardık birkaç defa hatta..
Demet sonunda gitti şarkıcı oldu. Nazan evlendi, kayboldu..
İzmir uçağında karşıma çıktı, 20 küsur yıl sonra.. Boşanmış.
"Plak yapıyorum" dedi.. Yapar..
Bana baktı, uzun uzun..
"Bu yüzünün sırrı ne" dedi.. "Hâlâ kaymak gibisin.."
Valla yaşlanmayan yüzümle gurur duyuyorum. Botoks, motoks yok.. Özel bakım bile yok.. İşin sırrı, kırk defa yazdım.. 1970'li yıllarda, kayınvaldemde.. Benden 20 yaş genç görünen kayınpederin sırrını sorduğumda bana bir avuç hap gösterdi, her sabah içiriyormuş. İlaç falan değil. Gıda yardımcısı vitamin ve mineraller.. Hepsini yazdım tek tek.. Tam 30 yıldır hepsini yutuyorum her sabah.. Sonuç işte bu..
Antiaging denen işe yaşlanınca başlarsanız çok geç.. Gençken kolları sıvarsanız, yaşlanmanız yavaşlıyor..
O zaman da, dünyanın en anlamlı yüzlerini donduran, maskeye çeviren ve bakılmaz hale getiren iğnelere gerek kalmıyor.
O listedeki C, E, A vitaminlerini (B de vardı ama şişmanlattı, bıraktım) çinko ve selenyum minerallerini her gün alıyorum, o gün bugün..
O zamanlar Amerika'dan gelenlere sipariş ederdim. En çok da Kazım Baba çekerdi zahmetimi..
Sonra bizimkiler de işi keşfetti. Eren Kale'nin GNC'si hepsini, hatta fazlasını getirmeye başlayınca, sipariş faslı bitti. Gidiyorum bizim mahalledeki GNC'ye alıyorum. Yaygın. Her kentte, her semtte var nerdeyse.. Solgar diye bir başka gurup daha ortaya çıktı. Eczanelerde, marketlerde de o var.
Yani artık hepsi bol ve ulaşılması kolay..
Mesele işe erken başlamakta.. Yaşlanma gençken başlıyor çünkü..