FEDERASYON, Trabzon-Beşiktaş maçını öğleden sonraya koyunca, bizim geçen hafta sonu Kültür Turunun başlamasıyla bitmesi bir oldu.
Bir tek İlke Kutlay'ın sergisine gittik ve bayıldık.
İlke Kutlay benim salonumun nerdeyse bir duvarını kaplayan kocaman tablonun sahibi genç ressam..
O adını ne koymuş bilmem.. Ben "Fahişenin Odası" diyorum. Geçen sene İlke daha Akademi'de öğrenci. Beşiktaş Belediyesi gençlere sarılmış, onlara bir sergi açmıştı, Mustafa Kemal Merkezi'nde.. (İsmail Başkan ne oldu?.. Gençlere burs veren EKAV'ı kapıya koymuşlardı, sen onlara da sahiplenecektin. Hatta yeri de belirlemiştik, MKM'de.) Kapıdan girer girmez bizim gurupta herkes anında "Vay" demişti, onca resmin arasında İlke'nin tablosuna.. Hemen aldım .
İşte o genç mezuniyet sonrası Akademiler Sanat Merkezinde (Tarlabaşı Caddesi'nden Balo Sokağa girer girmez) bir sergi açmış. 17 Kasım'a dek sürecek. Koştuk tabii.
Enfes tablolar gene.. Benim Fahişenin Odası serisi devam ediyor.. Ayni mekân, ayni modelle başka tablolar da yapmış İlke..
"Burası benim atölyem" dedi.. İlke çevresini ve dostlarını resimliyor.. Babası, teyzesi, kız arkadaşları.. Mahallesi, tatil sitesi falan..
Kapıdan girişte bir Tatil resmi var, çarpıcı..
İlkenin resimlerinde çekici bir duygusallık, çarpıcı bir erotizm var. Bakıp geçemiyor, duruyor ve bakıyorsunuz..