Son yıllarda ilk defa insana, ilk defa sana, bana benzeyen bir James Bond izlerken daldım gittim..
Resmine baksanız "Ah, öldüm bittim" demezsiniz pek, Ayşe Arman gibi.. Ama etkiler.. Kadını etkiler ilk bakışta.. Duruşu ve bakışıyla..
Tanışma ilerledikçe daha da artar etkilenme.. Çünkü kadını anlar, hisseder, içini okur.. O hissettiği kadının ruhuna girmeye başlar.. Çünkü şair ruhludur.. Çünkü çok gezmiş, çok görmüş, çok okumuştur.. Boş değil, dolu dolu konuşur.
Çünkü romantiktir.. Kadını sevmeyi bilir.. Sevince ölesiye sever.. Sevdiği için ölümüne kavgaya girecek kadar.. Sevdiği olunca konu, dünyayı unutur. Kimliğini, hatta en kutsal görevini unutur, canını sevdiğinin ayaklarının önüne bırakır..
Kutsal görevi için de ölümü göze alır ha.. Gözünü budaktan esirgemeden atar kendini kavganın, savaşın, cümbüşün tam da göbeğine..
O, ilkeleri, inançları ve sevdikleri uğruna, her şeyi, ama her şeyini riske edebilen bir modern zamanlar şövalyesi, bir 2000'li yıllar Pardayyanıdır!.
Kimdir, "O" peki?..
Ertesi sabah, Özay Şendir'i okurken, imajlar birleşti..
"Senin uğruna dövüşeceğin bir şey var mı Ahmet?" diyordu Özay başlığında..
"Uğruna kavga edecek bir şeyi olmayanlar bu yazının Haşmet Babaoğlu'nu savunmak için yazıldığını sanacaklar" diye sadece Ahmet'e değil, herkese söylediğinin altını çiziyordu, aslında ve söylenecek son sözü söylüyordu böylece.. Tüm tartışmalara son noktayı koyuyordu..
Uğruna kavga edeceği bir şey olmak!..
Bir ideal!.. Bir inanç!.. Bir fikir!.. Bir ülke!.. Bir kadın!..
"Bu nasıl şair?.. Bu nasıl romantik adam" diyenlerin nasıl yüzeysel, nasıl kolay, hatta nasıl ilkel düşündüklerini yedi kelimelik bir başlıkla yüzümüze çarpıyor Özay!..
Sevdiği kadına, o kadını kullanarak kendisine karşı sinsi sinsi sürdürülen bir aşağılama kampanyasına karşı, adını, itibarını, kimliğini ortaya koyup kavgaya girmek için, sevmeyi bilmek gerek..
Haşmet'i bir kez daha, hem de nasıl kıskandım..
Uğruna kavga edeceği bir kadını var!.. Kavga edecek kadar sevdiği..
Uğruna kavga edecek kadını, ya da uğruna kavga eden erkeği olmayanlar mı saldırıyor Haşmet'e acaba?..
"Ben Haşmet.. Babaoğlu Haşmet" diyecek, diyebilecek ender adamlardan biri o!..
Nesli tükenen bir şövalye!..