2005 çok hızlı geçti.. Geçen yılbaşı dün gibi tam.. Ben öteden beri "Hızlı geçmişse iyi geçmiştir" derim, Einstein'den mülhem..
Hani İzafiyet Nazariyesi var ya.. Görecelilik Teorisi yani..
Kendi verdiği örnek, bilginin.. Garda iki tren.. Siz birisinin içindesiniz. Öbür tren gitmeğe başlar.. Siz de ters yönde gittiğinizi sanırken, oysa duruyorsunuzdur.. Sizin tren de ters yönde hareket ederse, hızınızın çok yüksek olduğunu sanırsınız, gene öteki trene baktığınız için..
Tersine eğer, siz de öbür trenle ayni yönde gidiyorsanız bu defa gerçekten daha yavaş gidiyorsunuz gibi gelir size.. Öbür trenle ayni hızla giderseniz eğer, işte tam o hızda, durduğunuzu sanırsınız..
Garda iki tren..
Birinde ben.. Birinde zaman.. En hızlı nasıl geçer zaman?.. Ben zamanın tersine gidersem.. En yavaş ne zaman geçer?.. Zamanla ayni yönde koşarsam.. Zamanın hızına erişirse benim hızım, o zaman, zaman durur!.. Yaşasın Doktor Faust!..
Mefisto, yani şeytan "Sana istediğin bütün mutlulukları tattıracağım" der hani.. "Daha fazla mutlu olamayacağına inanacağın bir an gelecek.. Zaman dursun isteyeceksin o an.. Ve ben tam da o an gelip ruhunu teslim alacağım.."
Para, şöhret.. Aşk!.. Hepsinden önemlisi Aşk!.. Hepsine kavuşur Faust!.. "Dur zaman" diye haykırır, mutluluğun doruğunda iken.. Zaman durur, onun için, o anda.. Mefisto'nun beklediği andır bu, Doktorun ruhunu alıp cehennemine götürmek için gelir anında..
Zamanı durdurmanın yolu, onunla ayni yönde koşmaksa eğer bunu başarabildiğiniz ölçüde yavaşlatırsınız zamanı.. O zaman yıllar zor geçer..
Zamanın durmasını ne zaman isteriz?.. Mutluğun doruğunda.. Yani mutlu olmak için çırpınmanız, sizi mutlu edecek şeylerin peşinde koşmanız, zamanla ayni yönde koşmanız demek olur..
Yani ne kadar mutlu iseniz, zaman o kadar yavaşlar..
Oysa benim teorim, "Ne kadar mutlu olmuşsanız, o kadar hızlı geçmiştir"di.. Tam tersine bir sonuca vardık, ne olacak şimdi?..
Off.. Aslında saçmaladığımın bal gibi farkındayım ya..
Yön ne demek.. Hep batıya giderek doğuya ulaşmıyor muyuz?.
Evrenin sonsuzluğu içinde, yön var mı?.. Nereye gidersek gidelim, hep ayni noktaya dönmüyor muyuz?.
Hız ne?.. Neye göre?.. Gidiyor muyuz?.. Neye göre gidiyor, neye göre yerinde sayıyoruz?.
Neyi biliyoruz?.. Neye göre biliyoruz?.. Mutlu muyuz?.. Neye, kime göre?.. Ne kadar?..
2005 benim ayrılık yılımdı. Bomboş, kırık bir gönülle geçirdim..
Buna rağmen hızlı geçmiş.. Gönlümdeki göğsümde olsaydı, göz kırpmak gibi geçecekti demek..
Beni altı yıl sonra geçen yılbaşı terk eden sevgilim, ömrümü mü uzatmış oluyor o zaman?.
Beni gene yalnız bir yılbaşı gecesi bekliyor.. Demek 2006'yı da göreceli olarak, uzun yaşayacağım..
Size ne temenni edeyim peki?..
Bitip tükenmeyecek, en uzun 2006 mı istersiniz, göz açıp kapayıncaya kadar geçen size baş döndüren hızı içinde "Dur zaman" diye bağırtacak bir yeni yıl mı?.
Tercih sizin..
Allah, dilediğinizi versin dostlarım..