SEVGİLİ Levent Bıçakcı!.. Sevgili Başkan!..
Türkiye'de futbol başkanlık sistemi ile yönetilir.. Başarısız oldun mu, bugün yolunu kesenlerin esamisi okunmaz. Millet senin kelleni ister ve alır. Avrupa finallerine gidememek, Haluk Ulusoy'u bitirdi.. Dünya Kupası da sizin sonunuz olur..
Şans yüzümüze güldü. Kapanmış görünen yolda bir ışık yandı..
Şimdi ikisi deplasmanda üç maçımız var..
Üçü de zor.. Üçü de gerilimli. Ardından büyük olasılıkla iki de playoff maçı oynayacağız, çok zor bir rakiple, etti beş..
Bugüne dek kazanması gereken tek maçı kazanamayan, kendi sahamızda yedi puan kaybetmeyi beceren, kura çekildiği gün, 1 numaralı favori Türkiye'yi bugün "Play-off umudu doğdu" diye bayram ettirecek hale düşüren Ersun Yanal ile bu beş maçı, bu en zorlu beş maçı başarı ile tamamlayacağımıza kesinlikle inanmadığınızı ben biliyorum. Sizin gibi, milletin yüzde 90'ı da biliyor.
Güvenilmeyen, inanılmayan bir teknik direktör, tekrar ediyorum, kazanması gereken tek maçı kazanamayan bir hoca ile devam etme riskini göze almayın..
Bugüne dek sadece, Avrupa'nın üçüncü sınıf takımları, Gürcistan (Ona da iki puan kaptırdı ya, hem de Türkiye'de..), Kazakistan ve Arnavutluk'u yenebilen bir hocaya, bu gelen ikinci şansı artık emanet etmeyin.
Elinizi masaya vurun. Sorumluluğu aldığınızı kamuoyuna açıklayın ve kafanızdaki teknik direktörü göreve çağırın!..
Bugün.. Hemen.. Uzatmadan!. Türkiye'ye, "Bu ülkede bir Futbol Federasyonu Başkanı varmış" dedirtin.
Haydi başkan!.. Haydi!.. Cesaret!..