KLİŞECİLİĞİN daniskasını sinema eleştirmenleri yapıyorlar.. Açın bakın külliyatlarına "Sinema klişeleri" ifadesini tam bir klişe olarak kullandıkları kaç ton yazıları vardır.
Vay Kaynanam Vay'ı da, sözleşmiş gibi böyle eleştiriyorlar. Efendim, bu film, klişelerle doluymuş.. Dünya kurulduğundan beri var olan gelin kaynana çelişkisi başka ne olacaktı eleştirmen kardeşlerim..
Bakmayın siz onlara..
Vay Kaynanam Vay, fevkalade şirin, tatlı duygusal bir komedi.. Jane Fonda'nın harika oyunu da cabası.. Oturup bu mucize dönüşü yaz da, göreyim çapını..
Hayır.. Amerikan filmi ya... Bir de gelin kaynana.. Bizimkilerin yazısı zaten buzdolabında hazır.. Isıt sür piyasaya..
Ha.. farklı olan var.. Hemen fark ediyorsunuz..
Jane'in 15 yıl sonra dönüşünü Atilla Dorsay, Pazar ilavemizde harika bir yazı ile kutladı, Sezar'ın hakkını Sezar'a vererek.. Atilla'yı klişecilerden ayıran da bu..
Bu kadar bilinen bir konuda bu kadar keyifle ve ilgi ile izlenen bir film yaptıkları için kutlanması gerekenleri elinin tersi ile kenara itmeye çalışanlara sakın bakmayın.. Sakın yanılmayın..
Jane Fonda ve arkadaşları, başta Jennifer Lopez ve Wanda Sykes olmak üzere, çok ama çok tatlı bir komedi yapmışlar..
Bana sorarsanız, "Kaçırmayın" derim. Kaçırmayın ki, filmi klişecilikle itham edenlerin, ayni "Klişe" yazıyı kimbilir kaçınca kez, sadece isimleri değiştirerek yayınlandıklarını fark edin.. Asıl klişecileri kıskıvrak, suçüstü yakalayın ve onları bir kez daha yakından tanıyın!..
