Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Devlet bitmiş.. İşte belgesi..

Karadeniz hikâyesi desem değil.. Karadenizli işini öyle iyi bilir ki.. Okurken kahkahalarla güleceksiniz.. Aslında hüngür hüngür ağlamanız gerekirken..
Devlet bitmiş.. Devlet tükenmiş, haberimiz yok..

***
Her şey bir okurdan gelen e-mail ile başladı.. Okurum Fahri Trafik Müfettişi.. Kestiği ceza fişlerini bırakmak için ilgili trafik şubesine uğramış.. Polis "Boşuna zahmet ediyorsun hemşerim" demiş.. "Bak burada 40 bin ceza zabtı var, iki senedir birikti. Posta paramız olmadığı için tebliğ edemiyoruz.."
Güldüm geçtim.. Canı sıkkın bir memur, bizim okurla dalga geçmiş diye.. Öte yandan da şeytan dürttü.. Peşine düşmeye karar verdim..
Ve korkunç bir gerçek ortaya çıktı.. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, 2003 yılı başından beri kestiği 600 000'in (Altı yüz bin) üzerinde trafik cezasını sürücülere tebliğ edemiyor. Çünkü mektup başına
3.5 milyon lira posta pulunu ödeyecek tahsisatı yok.. Yollarda trafik polislerinin ve Fahri Müfettişlerin kestiği makbuzlar, şubelerde birikiyor ve tahsisat bekliyor..
Olacak şey mi, sevgili okurlar?.. Olacak şey mi?..
2003 yılı başından beri İstanbul'da fiilen kesilen trafik cezası yok yani. Olay yerinde peşin ödemedi iseniz, kurtuldunuz..
Trafik cezaları doğrudan hazineye gidiyor.. Kimin hazinesine... Devletin.. Peki PTT kimin..
O da devletin..
Devlet bir cebinden 2 trilyon pul parasını çıkarıp öbür cebine koymadığı için, 40 trilyonu bulan trafik cezalarını tahsil edemiyor..
Devlet 38 trilyon zarar ediyor..
İstanbul trafiğinin canına okuyan 600 bin sürücünün yaptıkları da, kendilerine tebligat yapılmadığı için yanlarına kâr kalıyor..
Hıncal da oturmuş, trafiği düzeltmek için yırtınıyor. Ceza kesmeyen polislerin canına okuyor..
Hadi canım sen de..
Böyle bir aczi, böyle bir çürümüşlüğü, aklınız, mantığınız alıyor mu?..
Böyle bir ayıbı.. Tebliğ edeceği zarfa yapıştıracak pulu alamadığı için 600 bin trafik cezasını tahsil edemeyen devletle mi Avrupa'ya gireceğiz biz..
Bu "Avrupa" lafı can sıktı, biliyorum, ama ikide birde bizim AB'ye girmemize karşı çıkanlara söveceğimize aynaya baksak ve "Bu suratla mı gireceğiz" desek.. Kendimizi, İngiliz, Fransız olarak düşünsek "Biz olsak alır mıydık" diye sorsak, mesela..
Sevgili İçişleri ve Sayın Maliye Bakanlarımızın bu yüz karası skandala nasıl yanıt vereceklerini doğrusu çok merak ediyorum..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA