G.Saray farklı bir galibiyet kazandı ve Saidou nihayet oynadı.
G.Saray'ın ve de seyircisinin böyle bir moral skoruna fevkalade ihtiyacı vardı. G.Saray attığının iki mislini de kaçırarak İstanbulspor'u dörtledi. Burası güzel. Ama farkı G.Saray'ın bir fevkalade oyununun değil İstanbulspor'un ligin zayıf takımlarından biri oluşuna bağlamak daha mantıklı olur. Hagi arayışlarını sürdürüyor. Bu maçta Hagi klasiğini bozmadı ve orta sahanın 3 adamını değiştirdi. Hemen her maçta orta sahasının dörtte üçünü değiştiren bir takımın nasıl istikrar yakalayacağını düşünmek lazım.
G.Saray'ın teknik direktörü nedense sabit fikirlerinden vazgeçmiyor. Ancak oyunun içinde yaptığı değişikliklerle durumu kurtarmaya bakıyor. Bu defa yaptığı tüm değişiklikler yerinde, zamanında ve doğruydu. Bu da ümit verici bir gelişme.
Dünkü maç ortaya koydu ki, G.Saray orta sahasının göbeğinde Volkan'la Saidou oynamalı. Uzun zamandır kadroya almadığı Saidou'nun dün bugüne kadar bu mevkide oynayan bütün futbolculardan ortalama iki misli performans verdiğini herhalde Hagi de görmüştür.
Şimdi artık bu olumlu gelişmenin üzerine Hagi'nin kafasında da olumlu gelişmelerin başlamasını bekleyebiliriz. Sol tarafta Hakan, Ergün, Baliç üçlüsünden en az ikisi oynamamalı. Bana sorarsanız üçü de oynamamalı ama diziliş böyle olunca sol kanat sıfırlanıyor. G.Saray'ın hücum gücü yok olurken rakip sağ kanada bol imkan yaratıyor. Burası güçlü bir takım, G.Saray'a çok acı çektirir.
Israr ediyorum. Bu takımın yedekleri arasında Arda ve Cafercan bulunmalı. Dünkü gibi rekora giden bir maçta gençleri deneme fırsatı bulamazsak, formanın sıcaklığını hissettirmezsek nasıl kazanacağız sorusuna G.Saray Teknik Direktörü'nün kabul edilebilir bir yanıt vermesi lazım. Adeta zorla oynattığı Saidou'nun performansını gördük. Arda ve Cafercan, Baliç'lerin, Arif'lerin, Hakan Ünsal ve Ergün'lerin oynadığı takımda çok rahat yer alabilecek genç yetenekler.
G.Saray'ın gol atamadığı Beşiktaş, Ankaraspor'a yenildi.
Geçen hafta Hagi'nin korkaklığı yüzünden Beşiktaş'ı yenemediğini söylemiştik. Bir yığın Hagi hayranı da G.Saray'ın İnönü'den puan çıkarmasının başarı olduğunu sıkılmadan yazmışlardı. Bunlara cevabı Ankaraspor verdi. G.Saray'ın gol atamadığı Beşiktaş önünde 8 net gol pozisyonu buldular, 3 de gol attılar. İki hafta arasındaki fark Hagi'yle Samet Aybaba'nın yürekleri arasındaydı.
Ya Hakan Şükür?
G.Saray iyi oynamadı dedik ama birbirinden güzel goller attı. Özellikle birinci gol uzun uzun anlatılmaya değer. Burada Hakan Şükür'ün klasını gördük. Topu Necati'ye indirip sola doğru hamle yapınca peşine takılan rakipleriyle sağ kanadı hışım gibi gelen Hasan Şaş'a bıraktı. O da harika vurdu. Hakan Şükür gene G.Saray'ın en iyi adamlarından biriydi. Girdiği pozisyonları gol yapsa 100 milyon dolarlık adam olurdu. Dün tam bu ifadenin Hakan Şükür'ü vardı sahada. Harikulade asistleri, olağanüstü saha boşaltmaları, usta adam eksiltmeleri ve de boş kaleye atamadığı goller. Bu Hakan, maçtan golsüz çıksaydı yazık olurdu. En hoşuma giden şey geçmiş yıllarda Hakan gol kaçırdığı zaman "Hakan dışarı" diye bağıran seyircinin bu defa aynı durumda "Hakan gol" haykırışları. G.Saray seyircisinin geçen yıllar içinde futbol anlayışında büyük gelişmeler olduğunu ortaya koyuyor. Hakan, yeri doldurulmaz bir futbolcu. Onu Milli Takım'a almaması Ersun Yanal'a baskı yapmaya çalışanlara her maçta fevkalade oynayarak cevap veriyor.
İstanbulspor'u nasıl buldunuz?
İstanbulspor gerçekten çok zayıf, küme düşme adayı. Hele savunmanın lideri Saffet'in olmayışı onları darmadağın etti. Gol rekoru çıkmadıysa sevinmeleri lazım.