Bülent Korkmaz, Galatasaray formasıyla ilk maçı olan Rapid karşılaşmasında Hannapi Stadı'nda izleyenler arasındaydım. Gencecik, bıyıkları terlememiş bir delikanlıya Mustafa Denizli'nin formayı nasıl büyük bir cesaretle verdiğinin canlı tanıklarındanım. Üstelik bu maç Şampiyon Kulüpler Kupası'ndaydı. Bülent de hocasının yüzünü kara çıkarmadı; yarı finale yürüyen takımın kadrosunda yer aldı. Monaco zaferine de imza koydu.
Galatasaray, yarın Hamburg ile UEFA Kupası'nda karşılaşacak. Takımın deneyimli stoperlerinden Meira Zenit'e satıldı. Adnan Sezgin bana "Rusya'da transfer 12 Mart gece yarısı bitiyor" dedi. Ben de Meira'nın Hamburg maçını oynayıp Zenit'e gideceğini algıladım. Ama işler hızlandı ve Meira bugün Hamburg uçağında olmayacak. Bu hamle doğru mu, yanlış mı?
Kadıköy'de UEFA Kupası finalini hedefleyen bir takımın kritik bir maç öncesi elindeki iki stoperden birini alelacele göndermesi yanlış görünüyor. Ancak madalyonun öbür yüzüne bakalım: Meira Bordeaux maçında atılıp iki maç ceza alabilirdi. Bülent Hoca da Meira'nın yerine oyuncu arayışına girecekti. Meira'nın gönderilmesindeki temel neden G.Saray'ın nakit akışında yaşadığı sıkıntıdır. G.Saray, böyle bir sıkıntıyı Faruk Süren döneminde Ilie ve Filipescu'yu satarak aşmıştı. Bu transferlerden gelen sıcak parayla futbolcuların ödemeleri yapılmış ve takım rayından çıkmamıştı. Şimdi Meira G.Saray'ın finansal sıkıntılarına çözüm olacaktır. Bir futbolcu, bir takımı kurtaracaktır. Bu işin idari yönü.
SEMİH OYNAMALI
Gelelim sportif yönüne.. Herkes kağıt üzerinde Hakan Balta'yı sol stopere, Volkan'ı da sol beke koyuyor. Bu, basit bir çözüm. Milli Takım Euro 2008'de tıpkı Galatasaray'ın yaşadığı stoper sıkıntısına düşmüştü. Ama Terim Balta'yı asla sol stopere çekmedi. Bir yeri düzeltmek için başka bir yeri bozmadı. Bülent Hoca, 22 yıl önce kendisini cesaretle takıma koyan Mustafa Denizli'den feyz alacak mı? Onun yerinde olsam, gençliğimi Semih'te görürüm. Bazı maçlar, bazı oyuncuların doğumlarıdır. Semih de, Hamburg'da kendisine forma verilirse, tıpkı Bülent Korkmaz'ın 22 yıl önce Mustafa Denizli'yi utandırmadığı gibi, yarın Bülent Hoca'sını utandırmayacaktır.