Galatasaray camiası çok adaylı bir seçimin kaos yaratacağı düşüncesindeydi. Özhan Canaydın başta olmak üzere herkes konsensüs olmasından yanaydı. Konsensüs olmadı ama Taner Aşkın, Adnan Öztürk ve Serdar Eder'in çekilmelerinden sonra Adnan Polat en güçlü aday olarak bence tek kaldı.
22 Mart'taki seçimde Galatasaray'ın yeni başkanı Adnan Polat olacak. Görünen o ki; seçim günü Galatasaray Lisesi'nde büyük yoğunluk yaşanmayacak. Karşılaştığım bir çok kongre üyesi, "Adnan başkan olacak. Seçime gitmeye gerek yok" diyor. Bunu bence Polat'ı beğenip beğenmedikleri için söylemiyorlar. Kimin kazanacağını garanti gördükleri için gitmeyi "Zul" görüyorlar.
Bu düşünceye katılmıyorum. Seçime katılacak "Hazurun" listesi 5300 kişiden oluşuyor. Yani 5300 kişinin başkanı seçmek için oy atma hakkı var. Efsane Başkan Faruk Süren, Büyük Kulüp'te, Özhan Canaydın'a verilen "Geri dön" yemeğinde şöyle demişti: "Başkanı seçelim. Ama verdiğimiz oyların takipçisi olalım."
22 Mart'ta Canaydın dönemi kapanacak, Polat dönemi başlayacak. Polat'ın başkan olması en çok taraftarı mutlu edecek.
Ben seçimin "Bayram havası" gibi geçmesinden ve hazurunun tümünün gelip oy kullanmasından yanayım. Neden? O gün oy atmayanlar yarın yaşanacak olumsuzluklarda, "Ben oy atmadım ki" masumiyetine bürünemezler. Az üyeyle yapılacak seçim Galatasaray camiasına yakışmaz. Çok üyeli bir seçim ise Polat ve ekibinin moral motivasyonunu yükseltir.