Galatasaray yönetimi "Nokta transferler" yaptı. Linderoth, Servet, Volkan biliniyordu. Lincoln, Hagi sonrası aranan 10 numaraya yakışan tansfer oldu. Brezilyalı'nın gelişi camiada sinerji yaratırken, taraftarı da yıllar sonra ayağa kaldırıp mutlu etti. Ama ben en çok Anıl, Barış, Serkan ve Özgürcan'ı beğendim. Bu gençlerin çabuk uyum sağlamasının Galatasaray için avantaj olduğunu düşünüyorum. Neden mi?
Galatasaray, Avrupa'da fırtına gibi estiği dönemlerde sadece yabancılarıyla ayakta durmadı. Yerli oyuncular da çok kaliteliydi. Yerli ve yabancı kalitenin uyumu da Galatasaray'ı Avrupa'da başarıya taşıdı.
İsviçre'deki turnuvada Galatasaray belki oynadığı futbolla fazla göz doldurmadı. Ancak fizik gücü ve mücadele anlayışıyla alkışlandı.
Kalli'nin olduğu yerde disiplin ve takım oyunu vardır. Rekabet de bu iki özelliği ateşleyen ve güçlendiren unsurdur. Lincoln'ü henüz Galatasaray'da izlemedik. Terim'le 4 yıl üst üste şampiyon olan Galatasaray bugünkü Galatasaray kadar koşuyordu. Tek imtiyazlı kişi Hagi'ydi. Lincoln de koşan Galatasaray'da Hagi'nin rolünü üstlenecektir. Ancak yönetim son günlerde ağızlarda sakız gibi çiğnenen "Lincoln geçimsiz. Lincoln sorunlu. İki maç oynar yatar" yıpratma kampanyalarına karşı Lincoln'ü koruma altına almalı.