Fenerbahçe'nin Samsun maçından sonra dün geceye hırslı ve tempolu bir başlangıç yapacağını tahmin ediyordum. Ancak Başakşehir'in ısrarla harakiri yapacağını beklemiyordum. Daha ilk dakikadan kaleci ile birlikte geriden prese karşı riskli paslarla çıkmaya çalıştılar. Bu onların ilkesiydi ama Fenerbahçe'nin etkili takım presi karşısında her çıkışta top kaybedip arka arkaya rekor sayıda pozisyon vermek mantıkla bağdaşmıyordu. Çok sayıda hücum presiyle top kazanan Fenerbahçe'nin dengesiz yakalanan rakip savunma karşısında 45 dakikada golü bulamayışı gerçekten inanılır gibi değildi. Üstelik bunlara ilaveten Figueiredo'nun kırmızısıyla Başakşehir devre sonunda 10 kişi kaldı. İkinci devre artık tek kale bir oyun sahneleniyordu ama bir türlü gol gelmedi. Ardından tahmin ettiğim gibi İsmail Kartal medyanın istediği değişikliği yaptı. Batshuayi ile çift santrfora dönerken dışarıya çıkan isim, o dakikaya kadar sahanın her bölgesinde müthiş pres yapan İsmail oldu! Bununla birlikte Çağdaş Atan ayakta duracak hali olmayan ve takımını eksik oynatan Piatek'i çıkarıp nihayet Keny'yi aldı. İsmail'in çıkmasıyla pres yükü azalınca Fenerbahçe sayısal üstünlüğe rağmen rakibinin ani ataklarıyla karşılaşmaya başladı. Kısacası giren Keny ile çıkan İsmail Yüksek bütün dengeleri değiştirdi. Maç beraberliğe kilitlenmişken son dakika penaltısı imdada yetişti. Krunic'i her şeye rağmen olumlu buldum. Dzeko ve Tadic'in fiziki düşüşü devam ediyor. İtiraza neden olan penaltıda hakemin kararı doğruydu.