Maç öncesi iki takımın nasıl bir taktik uygulayacağı açıkça belliydi. Galatasaray zor deplasmanda Barcelona maçlarının oyun planını sahaya yansıtacak, Fenerbahçe de önde baskı uygulayacaktı. 26'ncı dakikadaki gole kadar saha içi görüntüsü aynen bu şekildeydi. Kontrollü oyunda pozisyon da çıkmıyordu. Bu yarıda maçın kilit ismi Osayi idi. Sağ kanat ataklarında İrfan-Osayi ikilisine Mert de destek veriyordu. Kerem, defansif görevini hiç yapmayınca bu bölge işledi. Osayi iki kere sıfıra inip geriye çıkardı topları. İlkinde Galatasaray defansı önledi tehlikeyi, ikincisi Zajc ile gol oldu. Bu golden sonra Galatasaray savunma anlayışını bıraktı ve oyun sahanın bütününe yayılmaya başladı. Bir kontratakta Osayi pas yerine şutu tercih edince Fenerbahçe adına ikinci gol kaçmış oldu. İkinci yarıda da gel-gitli bir oyun oldu. Stres katsayısı yükseldi. Sonra Fenerbahçe farkı ikiye çıkarınca maçın gidişatı belli oldu. Sonuçta Fenerbahçe derbiyi de kazanarak ikincilik koltuğunu devraldı. Tabii ki derbi galibiyeti çok önemlidir ama bana göre Fenerbahçe dün iyi top oynamadı. En azından skor avantajından sonra risk alan rakibi karşısında daha etkili ataklar geliştirebilirdi; bunu da yapamadı ama kazanan haklıdır. Mert Hakan iki golün de hazırlayıcısı idi. Çok da koştu. Ama unutmasın ki Avrupa'nın hiçbir yerinde hakeme karşı bu davranışları ile 90 dakikayı bitiremez. Ama bizde oluyor... Bana göre en başarılı isimler Crespo, Zajc ve Osayi idi. Galatasaray'da yine hücumda bütün yük Kerem'in üstündeydi. O da haftayı sakat geçirdiği için tam hazır değildi. Yine birkaç ofansif girişimi vardı ama defansif görevini hiç yapmadı.