Galatasaray zorlu deplasmanda maça alışılmış klasik anlayışıyla yani oyunu karşı alana yıkarak başladı. Alanyaspor öncelikle rakibi geride karşılayacağım prensibi içindeydi. Ama ilk 5 dakikada ciddi yerleşme hataları yapıyorlardı. Kaleci Haydar'ın hatası eklenince, erken skor dezavantajına düşüldü. Ardından da mecburen açıldılar. Bu ortam Galatasaray için geniş alan bulma şansını getiriyordu.
Yine kaleci-defans iletişimsizliği ile fark ikiye çıktı. Artık Galatasaray için elverişli bir saha iç i ortamı oluştu. Ancak 1-0'dan sonra 3 kere Muslera'ya takılan Alanyaspor, Fernandes'in jeneriklik golüyle moral depoladı.
İkinci yarı karşılıklı etkili ataklarla başladı. Rodrigues çok önemli bir golü kaçırdıktan sonra penaltı ile skora denge geldi. Sonrasında belki de maçın en önemli hakem hatası gündeme geldi. Douglas kaleci Muslera'yı geçerken yardımcı hakem ofsayt bayrağı kaldırdı. Halbuki ofsayt yoktu. Muslera'ya kırmızı kart ve penaltı kararı verilmeliydi. Bundan sonra maçın gidişatı üç neticeye de açıktı. Ama sahanın yıldızı Muslera, Alanyaspor'a geçit vermezken, sonradan oyuna giren Sinan Gümüş çok soğukkanlı vuruşa imza atarak Galatasaray'a çok önemli bir 3 puan getirdi. Dün Galatasaray, Alanya'da 3 gol attı ama futbol olarak iyi bir oyun sergileyemedi. Bilhassa skor avantajı vermesi en önemli olumsuz tarafıydı.
Mesut Bakkal'ın gelişinden sonra Aytemiz Alanyaspor dirençli bir futbol oynamaya başladı. Ancak Mesut Bakkal'ın beklenmedik hatası üçüncü golü getirdi. Tam oyun kızışmışken iki soğuk oyuncuyu sahaya sürmesi büyük bir teknik adam yanlışı idi. Girenler daha nerelere yerleşeceğini anlamadan Galatasaraylı Sinan Gümüş, soğukkanlı bir vuruşla, Konyaspor maçının benzerini sergileyerek çok önemli 4 puana katkı yaptı.