Fenerbahçe'nin Erciyes karşısında kaybettiği iki puan ile tekrar ümitlenip, moral bulan Beşiktaş'tan Akhisar önünde pozitif bir futbol bekleyenler çoğunluktaydı ama ben aynı düşüncede değildim. Çünkü takımın forvet hattında olan isimlerin hepsinde bulunan fiziki düşüş, üç günde giderilemedi ve mutlaka problem teşkil edecekti.
İlk devre Beşiktaş'ın ofansif etkisi yoktu, temposu düşüktü. Defanstan çıkan toplarda orta saha oyuncuları ileriye servis yapabilmek için gayret gösteriyorlardı. Ancak Gökhan ve Olcay formsuz oldukları için kişisel özelliklerini sahaya yansıtamıyorlardı. Demba Ba cephesinde ise değişen bir şey yoktu. Hareketsiz bir seyirci gibiydi. Bu görüntüde sahayı iyi parselliyen ve geride iyi yerleşen Akhisar karşısında üretkenlik sağlamak mümkün değildi. Kolay yenen gol ile skor olarak geriye düşülünce işler iyice zora girdi.
İkinci yarıya Beşiktaş, beklendiği gibi atak ve hırslı başladı. Kısa sürede de duran toptan golü buldu. Ancak takımın genel form düşüklüğü bundan sonrası için her şeyin yolunda gideceği yönünde fikir vermiyordu. Nitekim de böyle oldu. Rakip baskı altına alınamadı. Pozisyon bulunamadığı gibi, Akhisar'ın karşı ataklarında da çok sayıda ciddi kale önü tehlikesi atlatıldı. Sonuçta da bu beraberlikle de Beşiktaş'ın şampiyonluk şansı hemen hemen mucizelere kaldı. Ben sürekli takımda istikrarlı ve ağır yük çeken oyunculara saygı duyarım.
Beşktaş'ta da benim için bir numaralı örnek Veli. Onun gibi sürekli iki kişilik pres yapan ve oyundan düşmeyen futbolcunun eksikliği Beşiktaş'a haftalardır çok büyük bir handikap teşkil etti.

HEMEN GÖKLERE ÇIKARILIYORLAR
Bizim ligimizde hakaten teknik direktörlük yapmak, baskılar karşısında kolay değil. Çünkü belli isimleri yöneticiler olsun, taraftarlar olsun, en önemlisi ise medya göklere çıkarıyor. Teknik adamlar ise bunun etkisinde kalıyorlar. İşte örneğin dün Demba Ba hiçbir şey oynamadı sahada hayalet gibiydi.
Kornerden attığı gol ile Beşiktaş kazanmış olsaydı, Demba Ba manşetlerde olurdu! Bir başka örnek de, dün zihinsel olarak rahat olan, baskı altında olmayan bir teknik adam Gökhan Töre'yi oyundan almalıydı. Güçsüzlükten bireyselliği de hep ön planda tutunca, her hücumda topu istedi, sonrasında da teslim etti döndü. Tek bir müspet hareketi kale önünde kurtardığı bir gol pozisyonu oldu...

En yüksek not 6
Sosa

En düşük not 3
Gökhan Töre