Fatih Terim, kendini futbola adamış bir kişidir. Futbolculuğundan sonra teknik direktörlüğe adım atması futbola olan aşkının bir göstergesidir. Teknik direktörlük döneminde büyük başarılara imzasını koydu. Galatasaray ile bir tarih yazdı. 4 yıl üst üste şampiyon olurken Türkiye'ye kulüpler bazında UEFA Kupası'nı getiren hoca oldu. Galatasaray'da 8 lig şampiyonluğuna imza attı. İçindeki futbol aşkını hiç öldürmedi. İtalya'da gündem oldu, önce Fiorentina, sonra Milan gibi bir devin başına geçti. Milli Takım'ı üç kez Avrupa Şampiyonası'na götürdü. 2008'de tüm dünyanın takdir ettiği başarılara imza attı ve Avrupa üçüncüsü oldu. Panathinaikos'un başında Türk- Yunan dostluğu adına resmen büyükelçilik yaptı. Fatih Hoca'nın Suudi Arabistan'a gitmesinin altındaki en büyük etken, futbol aklını emekli etmek istememesidir. Müslüman bir teknik adam olarak Müslüman bir ülkede Al Shabab'ın başında başarılı olacaktır. Çünkü Arap takımı, hocaya ekonomisi güçlü olduğu için istediği oyuncuları alma şansını verecektir. Fatih Hoca'nın bu transferdeki en önemli hamlesi, futbola daha çok şey vermek istediğinin ve hâlâ daha başarıya aç olduğunun göstergesidir.