G.Saraylı oyuncular, "Gerçekleri tarih yazar, tarihi de G.Saray" söylemini Konya'da oynadıkları futbolla kanıtlayıp, bileklerinin hakkı ile şampiyon oldu. 24. şampiyonluk başkan Dursun Özbek ve yönetimi için ne kadar önemli ise G.Saray'ın geleceği açısından da çok büyük değer taşıyor. Çünkü; Özbek'in iki yıllık döneminde G.Saray planladığı tesisleşme hamlelerini bitirecek, Bankalar Birliği'nden çıkacak, ekonomik açıdan çok rahatlayacak. Ayrıca elde edilen gelirler, tamamen kulüp yönetimi tarafından kullanılabilecek. Eğer G.Saray, bu sezon şampiyon olmasaydı, psikolojik olarak gerginliğe girerdi. G.Saraylı oyuncular şampiyonluğa kenetlenmiş derecede ciddi, dikkatli ve kazanma duygusu içindeydi. İcardi olağanüstü bir performans sergiledi, iki güzel gole imza attı ve şampiyonlukta pay sahibi olurken kendisini de gol krallığı tahtına oturttu. G.Saray, Türkiye'nin en iyi takımı olduğunu kanıtladı. 2 yıldır çekiştiği F.Bahçe'yi geride bıraktı ve ezeli rakibi ile arasındaki şampiyonluk rekabetinde 5 kupa öne geçti. Muslera'sından İcardi'ye kadar uzanan şampiyonluk serüveninde her maç oyuncular birer birer öne çıktı. Bazen Ziyech, Zaha, Kerem öne çıktı. Ama Barış Alper cesur yürek olarak G.Saray'ı sırtladı. Berkan Kutlu, Karagümrük maçında attığı golle şampiyonluk kapısını açık tuttu. Okan Buruk, bir kez daha büyük teknik adam olduğunu kanıtladı. Buruk, oyuncu grubunu ağabey-hocaarkadaş gibi yönetti. Hep çözüm üretti, formayı adaletli dağıttı. G.Saray tarihine altın harflerle adını yazdırdı. G.Saraylı futbolcular, maç öncesi "Konya ile G.Saray anlaştı, maçı 0-0'a bağladılar" algısını yaratanlara da en güzel cevabı verdi.