Kader mi bilemem ama Akhisarspor bu sezon ligde de kupada da Galatasaray'a hayat veren takım oldu.. İki ekip, tam 6 kez karşı karşıya geldi ve G.Saray hiç kaybetmedi. G.Saraylı oyuncuların ruh haline bakınca kafalarında iyi oyundan çok galibiyet önemliydi. Muslera'nın mükemmel oynadığı maçta Galatasaray kazanıp beşincilik umutlarını yeşertti. Ama her şey G.Saray'ın elinde değil. Çünkü Akhisar yine Galatasaray'ın kaderi olacak. Akhisar deplasmanda Osmanlı'ya kaybetmezse G.Saray, Avrupa cezasını çekme hakkı kazanacak.
Maça gelince; Galatasaray adına gecenin kahramanı inanılmaz kurtarışlar yapan Muslera oldu. Linnes, Denayer, Carole ve Balta birbiriyle uyumluydu. Ama Sneijder'in "Ben istersem oynarım. İstersem çıkarım" hali Galatasaray'a zarar veriyor. Çünkü Sneijder'in fizik gücü ile zihinsel gücü aynı dili konuşmuyor. İkili mücadeleleri kazanamıyor ve gereksiz öfkeleniyor.
İki penaltının yaratıcısı Yasin, çok pas hatası ve top kaybı yapmasına rağmen savunmasına verdiği destekle göz doldurdu. Ancak ilk penaltı haksızdı çünkü top Douglao'nun göğsüne çarptı. Cenk Ahmet'in topu eliyle kestiği pozisyonda penaltı doğruydu.
Selçuk-Sabri-Emre Çolak üçlüsü, ilk yarıda savunmadan hücuma çıkarken kaybettikleri toplarla Akhisar ataklarına resmen "asist" yaptı...
Ancak bu üçlü, oyunun ikinci yarısında daha kontrollü ve dikkatli bir oyun kimliğine bürünüp isabetli pas yapma konusunda toparlandı.
İki önerim var: 1-Sinan Gümüş Galatasaray'ın geleceğinde yer alacak yetenekli bir oyuncu. Sneijder'in tükendiği, Umut'un kafasının yarıldığı, Sabri'nin ve Yasin'in yorulduğunun görülmesine rağmen oyuna 87'de girmez. Çünkü genç oyuncular kırılgandır. Kararı verenleri kınıyorum. 2-Yönetimin yerinde olsam Rodallega'yı almaya çalışırım. Adam duvar olup top tutuyor. Önüne atılan topa hızlanıyor. Ayakla şut atıyor, kafayla vuruyor ve kenardan orta gelmeden mükemmel pozisyon alıyor.
Not: Beşiktaş ailesinin şampiyonluğunu kutluyor ve Devler Ligi'nde başarılar diliyorum.