Sneijder, Selçuk ve Hakan Balta'nın kadroya dönüşüyle Galatasaray'ın hem heybeti arttı hem de tecrübeyle birlikte denge oluştu.. Galatasaray topa belki daha çok sahip oldu ama pozisyon zenginliği Fenerbahçe'deydi.
İlk 10 dakikada Van Persie ve Nani'nin kaçırdığı gollerden sonra Galatasaray taraftarı, derbiyi "Aman gol yemeyelim" huzursuzluğu içinde izledi. Özellikle Volkan Şen'in sağ taraftan taşıdığı her top, Galatasaray kalesi için büyük tehlike oluşturdu. Galatasaray takım savunmasını yaparken orta alanda Selçuk-Donk ikilisi mükemmel mücadele etti. Yasin ve Podoski ayaklarında top tutamadıkları gibi yaptıkları yanlış paslar yüzünden Fenerbahçe'nin tüm ataklarının hazırlayıcısı oldular. Emre Çolak ise ikili mücadeleleri hiç kazanamadı. Sneijder'in mücadele isteğine fizik gücü destek vermedi. Denayer- Balta ikilisi savunmanın göbeğinde kenardan yapılan ortaları doğru zamanlamayla karşıladı.
Hakem Kalkavan, "Hata yapmayayım" baskısıyla doğru kararlar veremedi. Nani'nin, Denayer'e yaptığı faulde düdük çalarak Galatasaray'ın gollük avantajını kesti. Aleks Taşçıoğlu'nun, Podolski'nin attığı gol öncesi kaldırdığı ofsayt bayrağı hatalıydı. Çünkü Poldi, 4 Fenerbahçeli'nin arkasından çıkmıştı. Hocalık için altyapıda ya da üst yapıda çalışmak fark etmez. Hollandalı Riekerink maçı ayakta izledi ama oyuna müdahale konusunda yetersiz kaldı. Emre, özellikle Yasin dökülüyordu. Bilal-Sabri ikilisini oyuna almakta geç kaldı. Yasin ayağındaki her topu ya Galatasaray takımı toplu halde hücuma çıkarken kaptırdı ya da riskli çalımlar atarken yere düştü.. Fatih Terim bu Yasin'de ne buluyor?
Haftalardır yediği gollerle Galatasaray taraftarını üzen Muslera derbide 'gecenin kralı' oldu. Muslera hep oyunun içindeydi, çok dikkatliydi, doğru yer tuttu, kalesini zamanında terk edip Nani ve Persie'ye gol izni vermedi.
Sonuçta; Muslera Galatasaray takımını maestro gibi yönetti. Galatasaraylı oyuncular, Fenerbahçe'ye yenilmemek için prestij mücadelesi verdi. Galatasaraylı oyuncular onurlu mücadeleleriyle kaybetmeyerek TT Arena'da Fenerbahçe'ye karşı ellerine geçirdikleri "Psikolojik üstünlüğü" korudular.