SABAH Spor, dün G.Saray'ın başarılarını vurgulayan manşetinde, "Uzak ara Aslan" başlığını attı. Nedir bu başarı? Son 4 sezonda ortada bulunan 12 kupanın 8'ini G.Saray kazandı. Toplamda 57 kupa kazanan G.Saray'ın rakiplerine ciddi bir fark attığını görüyoruz. En büyük ve en önemli ayrıntı Fatih Terim döneminde kazanılan UEFA Kupası.
Bu başarının temelinde G.Saray camiasının kültürünün etkisi var ama dönem dönem bir araya gelen kaliteli kadroların yakaladığı istikrar ve uyumun da payı çok büyük. Zaman tüneline uzanalım ve görelim...
1970-71, 1971-72 ve 1972- 73 sezonlarında Brian Birch yönetiminde üst üste kazanılan şampiyonluğun kadrolarına ve oyuncuların 16 takımlı ligde oynadığı maç sayısına bakalım.
BİRCH'LE 3 ŞAMPİYONLUK
1970-71 sezonu kadrosu:
Kaleciler: Yasin (27)
Savunma: Ekrem Günalp (30), Tuncay Temeller (27), Muzaffer Sipahi (30), Aydın Güleş (27)
Orta saha: Olcay Başarır (22), Ergün Acuner (26), Ahmet Akkuş (22), Mehmet Oğuz (12), Suphi Soylu (21)
Forvet: Gökmen Özdenak (25), Metin Kurt (24), Uğur Köken (29), Ayhan Elmastaşoğlu (7)
1971-72 sezonu kadrosu:
Kaleciler: Yasin Özdenak (16), Nihat Akbay (14)
Savunma: Ekrem Günalp (24), Tuncay Temeller (19), Muzaffer Sipahi (30), Aydın Güleş (27), Savaş Yarbay (13), Samim Yağız (11), Tarık Küpoğlu (10)
Orta saha: Olcay Başarır (22), Bülent Ünder (19), Ahmet Akkuş (26), Mehmet Oğuz (25)
Forvet: Gökmen Özdenak (25), Metin Kurt (24), Uğur Köken (29), Ayhan Elmastaşoğlu (7)
1972-73 sezonu:
Kaleciler: Yasin Özdenak (26), Nihat Akbay (4)
Savunma: Ekrem Günalp (29), Tuncay Temeller (22), Muzaffer Sipahi (28), Aydın Güleş (29), Tarık Küpoğlu (21)
Orta saha: Olcay Başarır (12), Bülent Ünder (26), Ahmet Akkuş (23), Mehmet Oğuz (28), Korhan Tınaz (11)
Forvet: Gökmen Özdenak (20), Metin Kurt (29), Uğur Köken (13), Mehmet Özgül (27)
Bu üç şampiyonlukta savunma oyuncularının Yasin- Ekrem, Tuncay, Muzaffer, Aydın beşlisinden oluştuğunu ve çok maç oynadığını görebiliriz. Forvet Gökmen, Uğur, Metin Kurt üçlüsü uzun soluklu oynamış. Başarıda oyuncu istikrarı yine önem taşıyor.
14 YIL SONRA GELEN ŞAMPİYONLUK VE AVRUPA
Gelelim Derwall'li ve Denizli'li yıllara...
1986-87 sezonunda 19 takımlı ligde şampiyon olan kadro.
Kaleci: Zoran Simoviç (33)
Savunma: İsmail Demiriz (36) Raşit Çetiner (21), Erhan Önal (35), Cüneyt Tanman (31), Ahmet Ceyhan (22), Yusuf Altıntaş (24), Semih Yuvakuran (34)
Orta saha: Prekazi (34), Uğur Tütüneker (32), İlyas Tüfekçi (36), Arif Kocabıyık (18), Muhammet Altıntaş (21)
Forvet: Savaş Koç (29), Kovaçeviç (25)
1987-88 sezonunda 19 takımlı ligde şampiyon olan kadro...
Kaleci: Zoran Simoviç (33)
Savunma: İsmail Demiriz (33)- Erhan Önal (34), Cüneyt Tanman (31), Yusuf Altıntaş (27), Semih Yuvakuran (37)
Orta saha: Prekazi (33), Uğur Tütüneker (33), İlyas Tüfekçi (28), Arif Kocabıyık (26), Muhammet Altıntaş (32)
Forvet: Tanju Çolak (38), Didier Six (22), Savaş Koç (7), Kovaçeviç (32)
Derwall-Denizli döneminde iki yıl üst üste şampiyon olan ve Şampiyon Kulüpler Kupası'nda yarı final oynayan G.Saray uzun süren şampiyonluk hasretini Alp Yalman başkanlığında ve önce Kalli sonra Hollmann yönetiminde 1992-93, 93-94 sezonlarını şampiyon kapadı.
Şampiyon kadroya baktığımızda Kaleci Hayrettin (30), Yusuf (22), Stumpf (26), Götz (28), Bülent Korkmaz (29), Mert Korkmaz (23), Tugay (25), Hamza Hamzaoğlu (26), Okan Buruk (15), Uğur Tütüneker (20), Hakan Şükür (30), Erdal, Mustafa, Arif ve Gütschow 15'er maç oynamış.
Hollmann'lı şampiyonlukta Hayrettin (30), Bülent (30), Götz (23), Mert (21), Tumph (18), Tugay (26), Hamza (27), Suat Kaya (27), Uğur (18), Yusuf Tepekule (26), Ljung (15), Hakan (27; Arif (27), Erdal (18), Kubilay (12) maç oynamış.
Bu başarıda da oyuncular istikrarı ve takım uyumunu yakalamış.
TERİM'Lİ EFSANE DÖNEM
Efsane yıllar 1996-2000 yıllarında Fatih Terim'le kazanılan üst üste 4 şampiyonluk ve UEFA Kupası'nın Türkiye'ye getirilmesidir. Son iki sezonda kemikleşen efsane kadro şu oyunculardan kuruluyor.
Taffarel, Popescu, Fatih, Bülent, Vedat, Hakan Ünsal, Hagi, Okan, Emre, Suat Kaya, Tugay, Ergün, Penbe, Hasan Şaş, Ümit Davala, Hakan, Arif, Burak, Capone, Ahmet Yıldırım, Marcio. Bu oyuncuların ortalamaları 28'den aşağı değildir. 2000 ruhunu oluşturan kadro sadece şampiyonluklar ve kupalar kazanmadı Türk Milli Takımı'nın 2002'de uzak doğuda kazandığı dünya üçüncülüğünün de kadro iskeletini oluşturdu.
ARA SICAK BAŞARILAR
G.Saray 2000 yılından sonra kadro istikrarının tam yakalayamadı. 2002'de kazanılan şampiyonlukta Florquin, Perez, Mondragon, Sergen, Victoria ve Murat Sözkesen kiralık oyunculardı. 2006 şampiyonluğu ile 2008 şampiyonluğu kıymetiydi ama kadro yapısı şampiyonlukları çoğaltıcı olamadı.
Başkan Ünal Aysal ve Fatih Terim'le birlikte yeniden inşa edilen G.Saray kadrosu 4 yılda üç şampiyonluk ve kazanılan 8 kupayla zirve yaptı. 4 yılda kazanılan başarıların altında yine Türk hocalar var. Kurulan kadro da istikrarını korudu. Kaptan Selçuk, Muslera, Melo, Hakan Balta tam bir istikrar abideleri oldu. Bu kadro üzerinde yaşlanan ve eskiyen hücreleri doğru hamlelerle değiştirmek gerekir. Ayrıca omurgayı zedelememek gerekir. Muslera-Hakan Balta, Selçuk-Melo ikilisi, Snejider, Burak mevcut G.Saray'ın hem ağır ağabeyleridir hem de omurganın çimentolarıdır. Rakiplerin çok transfer yaptığı dönemde omurgayı bozmak G.Saray'ı felç noktasına getirir. Özellikle Melo gibi savaşçı, agresif, yüreğini sahaya koyan, takımı ve tribüne ateşleyen, oyunun yönünün değiştiren, savunmaya güven veren bir oyuncuyu kaybetmek tamiri olmayacak yaralar açabilir. Türkiye'de başarılar rakipler tarafından asla alkışlanmaz. Bugün G.Saray'ın yönetimi ezeli rakipleri arasında bir anket yapsa ve onlara "G.Saray'dan kim gitsin?" diye sorsa cevap kesinlikle "Melo" olur. Melo G.Saray'ın oyununun kilit ismidir. Eksikliğinin ne kadar önemli olduğunu İnter ve Süper Kupa maçında orta sahada yaşanan zafiyetle gördük. Melo kalır kalmaz bilemem ama Melo'nun yerine alınacak oyuncu modeli Melo gibi olmalıdır.
AHLAKLI OYUNCU MODELİ
Sonuç; G.Saray'ın Türkiye'de ve Avrupa'da yakaladığı başarıların altında birbirinin tamamlayan, kadro istikrarının oluşturan ve oynadığı kulüple ilgili "Aidiyet" duygusunu içinde yaşatan oyuncuların payı çok büyüktür. Yerli-yabancı alınacak oyuncularda G.Saray yönetimi iş ahlakını ön planda tutmalı ve oyuncunun "Aidiyet" duygusuna yatkın olup olmadığını araştırmalıdır.
