Akıl hocaları Cesare Prandelli'yi kadro seçiminde yanlış yönlendiriyor. Ayrıca rakiplerin analizi de sağlıklı yapılmıyor. Anderlecht önüne çıkan kadro, "İsimlerle maç kazanmak istiyorum" anlayışındaydı.
7 yabancı oyuncunun 11'de yer alması, yerlilerden sadece Semih, Veysel, Selçuk ve Burak'ın tercih edilmesi, Prandelli'nin kamptan bu yana sergilediği "Formayı adaletli dağıtma" anlayışına aykırıydı.
İtalyan hoca, "Benim tercihim" diyebilir. Baklava düzenindeki Galatasaray kadrosu, ne yazık ki "Acemiler Mangası" gibiydi. Bir liderin görevi emirler vermek değil, koordinasyonu sağlamaktır. Birbirleriyle sezon başından bu yana oynamamış oyunculardan rakibe göre değil de isimlere dayalı takım kurarsan ortaya böyle uyumsuz ve çatlak sesli bir orkestra çıkar. Eskişehir maçının iyisi Tarık Çamdal kulübede, orta yapamayan, çalım atamayan, adam geçemeyen, pozisyon veren Telles kimden torpilliyse 11'deydi. Hadi Telles'i koydun o zaman iki ayağını da kullanan Tarık'ı neden Veysel'in yerine düşünmüyorsun.
Yönetici Özkan Olcay eleştirilerinde çok haklı. Sezon başı kanatları kullanan, top rakipteyken takım halinde savunma yapan Galatasaray'ın ne oynadığını anlamıyoruz. Bir takımın sahada bir duruşu olur. Anderlecht koşan, basan ve mücadele eden bir rakip.
Kenardan çok bağırmak işleri çözmüyor. Doğru zamanda müdahale etmek gerekir. Örneğin; Anderlecht'in sağ beki cezalıydı, sağ açık oynayan Najar "Devşirme sağ beklik" yaptı. Stoper Nuytinck sakatlandı, kaptan Olivier savunmanın göbeğine geçerken sol açık Acheampong sol beke tayin oldu. Anderlecht savunmasının iki tarafında açıklar bek olmuş, Galatasaray hala Dzemaili ve Sneijder ile kanattan oynuyor. Olcan ya da Bruma'dan birinin girmesi gerekir ancak Prandelli rakip analizini yapamadığı için bunu düşünemiyor. Uyumsuz Galatasaray, isabetli pas yapamıyor, çok top kaybediyor ve İtalyan seyrediyor.
Galatasaray golü yedi, Bruma oyuna girdi. Bu değişik devre arası yapılmalıydı. Maalesef; Prandelli'nin tercihleri ve değişiklikleri Nasreddin hocanın "Ya tutarsa" mantığına benziyor.
Burak Yılmaz'ın attığı golle gelen beraberlik, Galatasaray'ı yarışın içinde tuttu ama Ünal Aysal'ın Prandelli ile oturup adam gibi konuşması lazım.