27 Kasım'dan bu yana Mancini ile yenilgi yüzü görmeyen G.Saray, Elazığ'da kaybetti. Mancini'nin bu maçtan çok ders çıkarması gerektiğini düşünüyorum. Uzun kamplar futbolcuları sıkar ve gerilim yaratır. Bu gerilimi Antalya'da görmüştük Elazığ'da doruğa çıktı. Sonuçta kaybedilen 3 puanın hiç önemi yok. Çünkü G.Saray evinde iki maçı kazandığında bu gruptan rahat çıkacaktır. Ancak Mancini'ye iki uyarım var.
1- Celtic ve Ajax maçlarında 4 farklı G.Saray takımını sahaya sürerek bütün futbolcuları gördü. Antalya'dan Elazığ'a 10 futbolcuyu bırakıp diğerleri ile gelmesi takımda ciddi sıkıntı yarattı. Oyuncular "Ayrım yapılıyor" düşüncesindeydi bu tavırları da yüzlerinden okunuyordu. Mancini keşke tüm takımı Elazığ'a getirseydi.
2- 3-5-2'yi seven Mancini bunu G.Saray'a oturtmak istiyor. Bu sistemle ligdeki Elazığ, Avrupa'daki Juventus maçlarında çok başarılı oldu. Ondan sonraki maçlarda da kaybetmedi. Ancak 3-5-2'yi uygularken bloklar arasını kapatmış, rakiplerine pozisyon vermemişti. Oyunculardan hem önde basmasını isteyeceksin hem de topu kaptırdıklarında savunmaya çabuk dönmelerini arzulayacaksın sonra da 3-5-2 oynayacaksın. Blokları daraltmazsan Antalya'nın ve Elazığ'ın ikinci yarıdaki hızlı ataklarına karşılık veremezsin.
Mancini artık 3-5-2'yi nasıl ve kimlerle oynayacağına karar vermeli. Denemeleri de bırakmalı.

GEÇMİŞ OLSUN AYDIN
Drogba'yı tam olarak hazır görmedim. Fiziksel eksikliği var. Bütün topları kendisine istediği ama rakiple boğuşacak gücü olmadığı için G.Saray'ın hücumda etkili olmasına izin vermedi. Melo'yu hep övdüm ama bu kez kınıyorum. Yaptığı artistik hareket nedeniyle Serdar Özkan'ı attırdı ama Burak'ın da kırmızı kart görmesine neden oldu.
NOT: Aydın Yılmaz'a geçmiş olsun diyor ve bir an önce sahalara daha iyi bir Aydın olarak dönmesini arzuluyorum.