Üst üste maç kazanma konusunda istikrarı yakalayamamak bu sezon G.Saray'ın temel defosu olarak göze çarpıyor. Fatih Terim "Yeri geldiğinde tek forvet de oynarız. Gerekirse ekonomik oynamayı tercih ederiz" söylemlerine rağmen "Çift forvet" oynamaktan vazgeçemiyor. Ben sistemi bilek güreşine benzetirim. Rakibin bileğini kendi sisteminle bükemiyorsan, bükecek formülü üreteceksin. Dört günde Barcelona'ya karşı "Kompakt" anlayışla eğer Real Madrid üst üste iki galibiyet alıyorsa, o zaman Terim'in söylemiyle bazı maçları ekonomik oynamak ayıp değil.
Dinamik, çabuk, güçlü ve çok koşan bir orta sahaya sahip Eskişehir'e G.Saray'ın Burak-Drogba ikili forvetiyle üstünlük kurmasının imkansız olacağı maç öncesi belliydi.
Mersin-Eskişehir kupa maçını A Haber'de yorumlarken çıplak gözle Eskişehir'in Alper'le, Kamara'yla ve Erkan Zengin'le kurduğu üstünlüğü gördüm. İstanbul'daki Belediye maçı dahil, Mersin'de Eskişehir'i Galatasaray'dan kimin tribünden izlediğini merak ediyorum. İzleyip Terim'e doğru bilgi verselerdi, Galatasaray sahada güçlü orta sahayla yer alırdı.
Terim, adaleti de disiplini de genelde doğru dağıtır ve uygular. Türkiye'de Terim'i eleştirme adına "Drogba'yı, Sneijder'i oyundan alabilir mi?" baskısını kuranlar, Galatasaray'da kaos yaratmaya çalışıyor. UEFA Kupası'na giden yolda Galatasaray Milan'a 2-1 mağlup durumdayken Hagi'yi oyundan alan kimdi?
FUTBOL UKALASI TÜMER METİN!
Ben twit atmam yazarım. 33 yıldır!.. İşler, futbol ukalası Tümer Metin'in "Terim'in adaletini sorgularım" saldırmasıyla yürümüyor. İnsan önce kendi futbolculuk yaşamına göz atacak, Kral Hakan Şükür gibi bir futbol fenomeninden ders çıkaracak, sonra da eleştiri yapacak.
Fatih Hoca, Eskişehir maçında oyuncu tercihlerinde ve oyun şablonunda hata yaptı. Ancak futbolun duygu yönü de vardır. Burak, G.Saray'a "Gol Kralı" olarak geldi. Liderliğe katkı yaptı. Devler Ligi'nde G.Saray'ın gruptan çıkmasını sağlayan baş aktör oldu. Sneijder ile Drogba "Marka transferler" olarak alındı. Terim'in futbol bakışına, anlayışına ve sabrına karşılık veremeyen, ister Drogba; ister Burak; ister Sneijder; ister Melo olsun, gerektiğinde oyundan da çıkar, yedek de kalır. Başkan Ünal Aysal ile Fatih Terim'i karşı karşıya getirmek isteyenler aslında Galatasaray'da psikolojik çöküntü yaratmaya çalışıyorlar.