Belli aralıklarla Pendik'te facialar oluyor… Bu sefer de bu faciayı Beşiktaş yaşadı. Siyah-beyazlılar hiçbir şey yapamadı. Bu kadro ile zaten yapmaları zor. Ama şunu net bir şekilde söyleyebilirim; bu takımın bu duruma düşmesinde iki kişinin büyük payı var; biri Ahmet Nur Çebi, diğeri Şenol Güneş… Yazık! Kabak yenilerin başına patladı. Yaptığı transferlerle Pendik, futbolcu kalitesi olarak Beşiktaş'ın bir tık üzerinde zaten. Nitekim bu da neticeye tesir etti. Beşiktaş hücum etti gibi gözüküyor ama gol atamazsan bu hücumların hepsi yalancı hücum olur. Siyah-beyazlılar için daha da kötüsü, kalelerine gelen her kontrada golü yediler. Zaten bu karşılaşma Beşiktaş'ın devre arasında ve seneye nasıl bir kadro yapılanması içine gireceğinin göstergesi. Beşiktaş'ın Portekizli teknik direktörü nasıl bir kadroya düştüğünü dün gece iyice anlamıştır. Pendik, Beşiktaş'tan daha akıllı oynadı. Ne yapmak istediğini biliyordu, yardımlaşmaları daha iyiydi ve hak ederek kazandılar. Böyle bir maçta hakem konuşulmaz ama birkaç lafım olacak. Boş zamanında seyretsin, iki takımın da taçları kaç metre ileriden attıklarını görsün. Bu ne demektir; futbolcular sahadaki hakemi sallamıyorlar demektir. Onu kale almıyorlar demektir. O da otoritesini göstermiyor demektir. Kaç tane de sarı kartta hata yaptı. Göstermekte ve göstermemekte. Gene 90 dakika boyunca belediye başkanının ismini ezberledik. İnşaat reklamlarını seyrettik. Sahaya bakalım diyorsunuz, kocaman kocaman isimler gözünüze batıyor. Maçı mı seyredeceksiniz, tabelaları mı?