Tuhaf bir maç... Karagümrük'ten oyuncu atılana kadar yüzde 50'ye 50 oynanıyor. İki tarafın da birbirlerine bir etkinliği yok. Ama Karagümrük eksik kalınca G.Saray'ın özellikle ikinci yarıda bariz üstünlüğü meydana çıkıyor. Çok da gol pozisyonuna girdiler ama inanılmaz goller kaçırdılar. Sen bu kadar rahatça pozisyona girip atamıyorsan, işin zor. Karagümrük, maç 11'e 11 oynansaydı belki bir şeyler yapabilirdi. Ama bir kişi eksilince, fazla tepki gösteremediler.
Karagümrük'ün orta sahada olumlu işler yapan ismi Borini'ydi. G.Saraylılar bu oyuncu konusunda derslerine iyi çalışmışlar. Bu oyuncuyu sert hamlelerle durdurdular, hakem de bunu seyretti. Takım da bir kişi eksik kalınca, onun da bir etkinliği kalmadı.
Kırmızı kart pozisyonuna gelince... Hakem pozisyonu net gördü ve sarı verdi. VAR çağırdı, kartın rengi kırmızıya döndü. Ama bu kırmızı karttan kimsenin gönlü rahat değildi. Neden? Karagümrüklü futbolcunun ayağı, G.Saraylı futbolcunun bileğine geliyor, burası doğru. Amma velakin; Karagümrüklü oyuncunun G.Saraylı oyuncuya gelen ayağı değil de, öteki ayağı sabit kalsaydı, ben bu işte 'kasıt var' derdim. Ama daha pozisyona girerken Karagümrüklü oyuncunun rakibe basmadığı ayağı zaten kaydı ve bütün kontrolünü kaybetti. Tamamen istemeyerek geldi. Taban, sanki kasıtlıymış gibi yorumlandı ancak değildi! Bence sarı kart kâfiydi.. Aynı olay ikinci yarıda Galatasaraylı oyuncunun başına geldi. O da kaydı, hakem ona sarı kart gösterdi. İkisini yan yana koyduğumuzda arada fazla bir fark yok.
Hep şunu derim; artık hakemlerin sahada etkinliği kalmadı. Yardımcılar zaten zurnanın son deliği oldular. Maçlara VAR damgasını vuruyor.