Maç sakin başladı. İlk devre tempo yoktu, iki takım da birbirine yoklama çekiyordu adeta. Maç ilerledikçe tempo da arttı, heyecan da arttı, tartışmalar da arttı, iş neredeyse cinayet filmine dönmeye başladı. Ama maçın gizli hedefi, geçen seneki lig yarışmasıydı. Geçen sene Başakşehir şampiyon oldu, Trabzonspor'un sahada çok hakkı yendi. Yani bir yerde bu maç, geçen yılın hesaplaşmasıydı. Hakem, kötü bir maç idare etti. Maçın nereye gideceğini kestiremedi. Ben çalarım veya çalmam dedi ama kazın ayağı öyle gitmedi. Ortalık yangın yerine döndü. Trabzonspor'un lehine verilen penaltı, penaltıydı tamam. Peki o zaman ilk yarıda Başakşehir aleyhine olan pozisyonda niye penaltı vermiyorsun? Birinci pozisyonda da, ikinci pozisyonda da hakem penaltı çalmadı. Birinci pozisyonda olaya el koymayan VAR hakemi, ikinci pozisyonda olaya el koydu.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
TV başında oturan VAR hakemi, acaba futbolcuların birbirlerine ve hakeme söylediklerini görmedi mi? "Bu penaltıyı veriyorsun tamam da, ilkini niye vermiyorsun o zaman" diyorlardı. VAR'daki hakem o sırada ne yapıyordu. Kına yakıyordu, ama neresine onu bilemem. Yahu kardeşim, her türlü imkânı elinize veriyorlar, oyun kuralları hep hakemler lehine, önünüzde koskoca televizyonlar VAR ve hâlâ böyle bir maçı idare edemiyorsunuz. Maçın sonundaki olayların baş sorumlusu VAR'daki Bitigen'dir… Sonra hakeme keserim faturayı. Başakşehir kaptanına öyle bir kırmızı kart gösterdi ki evlere şenlik! Adam topa çıkıyor, yükseliyor, rakip aşağıya inerken de kolu adamın kafasına geliyor. Futboldan nasibini almamış hakemler böyle saçma sapan işler yapıyor. Böyle pozisyonlarda adam atarsan eğer, takımın bir kolunu kesiyorsun demektir. Nereden bakarsan bak; güzel olabilecek bir maçın, güzel bitebilecek bir maçın hakem içine etti. VAR'daki Bitigen'in büyük yardımıyla!